Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Hayran kaldım. Yazar o mükemmel hayal gücüyle dini, siyaseti, sosyal yaşamları ve daha bir çok konuyu o kadar güzel eleştirmiş ki... Kitap tamami ile insanligin su anda da var olan butun sorunlarinin dogus sebeplerini oldukca ironik bir dille ele almakta ve cok guzel dersler vermektedir. Muhakkak okunması gereken bir kitap. Yazarın Fransız olmasından dolayı Fransa tarihinde önemli şahsiyetleri kitabında farklı isimlerle anlattığını düşünüyorum. Bu durum kitabı daha çekici kılıyor. Örneğin Pembekız karekterini Fransaya savaşlarda büyük manevi destek sağlayan Azize Jeanne d'Arc a benzettim. Trinco karekteri tam bir Napolyon benzetmesi:) Aucupis karekteri Voltaire'nin tıpkısı... Ve daha nice karekterler nice kişileri temsil ediyordur fakat Fransa tarihine o kadar hakim değilim.
SPOİLER!
90 küsür yaşındaki bir aziz olan Mael bir fırtına sonucu kutupta penguenlerin yaşadığı bir adaya düşüyor. Gözleri iyi görmediğinden adadaki penguenleri insan zannedip hepsini vaftiz ediyor. Bunun üzerine gökyüzünde olaylar karışıyor, tanrı ve diger azizler ne yapacaklarını bilemiyorlar ve sonunda bütün vaftiz edilmiş penguenleri insana dönüştürmeye karar veriyorlar. Penguenler insana dönüştükten sonra adada sıfırdan bir medeniyet başlıyor hırs, cinsiyet,savaş,açgözlülük gibi penguenlerin önceleri hic tanımadıkları kavramlar insana donusmeleri sonucunda doğmaya başlıyor ve olaylar gelişiyor.
1921 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Fransız yazar Anatole France,edebiyatın her türünde eserler vermiştir.En önemli yapıtlarından biri ise Penguenler Adası'dır.1908 yılında kaleme alınan Penguenler Adası bir siyasi düş niteliğinde olup o zamanki Fransız adaletine göndermedir.
Mael adında gözleri görmeyen bir aziz,şeytanın kandırmasıyla kendini penguenlerin yaşadığı bir adada bulur.Penguenleri insan sanar ve onları vaftiz eder.Bu durum cennette bulunan diğer din adamları ve Tanrı arasında tartışmaya sebep olur,yapılan toplantı sonucu ile penguenler yavaş yavaş insana dönüşür,onlara ruh verilir.Penguenlerin değişimi ile ilk başta özel mülkiyet sorunu baş gösterir.Sonrasında din,ahlak,sanat,ekonomi,adalet gibi konularda yaşanan sıkıntılar başlar.
Bölüm bölüm okuduğumuz bu kitapta belirgin karakterler tarihsel kişileri temsil eder.Ben özellikle Dreyfus Davasının anlatıldığı Coloban'ın(Emile Zola),Pyrot'un (Dreyfus) olduğu bölümleri çok sevdim.Kitaba başlamadan önce bu dava ile ilgili bilginiz yoksa araştırmanızı tavsiye ederim,o şekilde kitap daha anlaşılır olacaktır.Diğer karakterlerden Pembe Kız(Jean D'Arc),Trinco(Napoleon) ve Aegidius Aucupi (Voltaire) önemli kişileri oluşturur.Kitap bu yönüyle baya ilgi çekici ve farklı geldi bana.Okumanızı tavsiye ederim.Kitapla ve sevgiyle kalınız.
Penguenler Adası Anatole France'nin kitaplarını okuma kararı aldıktan sonra baskısını bulduğum sekiz kitaptan birisiydi. Gayet temiz çevrilmiş bir kitaptı.
Kitabımız, bir din adamının yanlışlıkla penguenleri insan sanarak Hristiyan yapması ve Tanrının bu penguenlere ruh ve insana benzer bir görünüş vererek yeni bir uygarlık kurmasıyla başlıyor. Bu yeni milleti tıpkı ilk insanlık tarihi gibi ele alan yazar, avcı toplayıcı bu toplumu devlet kuracak, akıl oyunları düzenleyecek, adaletsizlik, eşitsizlik, sosyalizm, kapitalizmi yayacak duruma kadar getiriyor.
Kitap birbiriyle bağlantılı veya birbiriyle aynı ortamda geçen sekiz farklı kitabın birleşimi gibi düşünülebilir. Her bölüm, birbirinin devamı veya bir önceki bölümün inşa ettiği gelişimin üstüne kurulu durumda.
Roman, bir bakıma Fransız adaletsizliği eleştirisi gibi düşünülebilir. Bir siyasi rüya ve fantastik dünya diyebiliriz. İçerisinde doğrudan isim verilmese de önemli tarihi kişiler mevcut. Bu da benim kitaba olan bakış açımı oldukça olumlu etkiledi. Aynı durum doğrudan isim verilen yazarın Tanrılar Susamışlardı romanında da mevcut.
Oldukça düşündürücü bir kitap. Siyasi, felsefi, dini, ahlaki vb. her açıdan sorgulatırıcı bir yanı var. İçinde oldukça etkileyici ve düşündürücü paragraflar bulmak mümkün.
Kütüphanenizde yer alması gereken romanlardan birisidir. İyi okumalar...
Hiciv nedir,nitelikli hicvetmek nasıl yapılır? Bu roman her şeyden önce bu soruların tarifidir,büyük bir hicve sahiptir.
Roman Penguenistan'da geçer.Yani mekân bir penguenler adasıdır.Sadece penguenlerin olduğu bir adada Emile Zola, Napolyon'a ve nice mühim şahsiyete rastlamak mümkün mü? Evet !
Bir alıntıyla devam ediyorum : “Her ulusun tarihi yoksulluk,toplu kıyım ve çılgınlıklar dizisidir.Bu,öbür ırklar kadar penguenler için de doğrudur.Tek bir ayrılık var ;tarihleri baştan sona kadar ilginç." Evet, hayli ilginçti.Ulus,penguenler ve tarih...İnsanlık tarihi ile örtüşen bir tarih. Tekerrür değil bir paralellik söz konusu.Bu paralellikte, penguenler adasında özellikle Fransız tarihine eş durumlar var.
Roman, “toprağı ekmek bir şeydir,ona sahip olmak başka bir şey"cümlesiyle derebeyliği,toprak mülkiyetini,Fransız tarihini,krallığı,meşrutiyeti,Fransa’nın sosyal hayatını,siyasetini,dini eleştirmek adına insanı değil pengueni seçer.
İnsanın kötü olduğu temeline dayanan bir anlayışla yazılan bu kitabı 7.sınıfta minik okulumuzun minik kitaplığından alıp okumuştum. Aradan geçen onca zamana rağmen ara ara hala aklıma gelir penguenler adası. Yanlışlıkla vaftiz edilen penguenlerin insana çevrilmesi ve toplum yapısına geçişini konu ediniyor.
Yazar, girişte, yeni bir tarih kitabı yazmanın önceden yazılmış tarih kitaplarından kopyalamak olduğunu belirtir. Yepyeni bir tarih yazmanın imkânsızlığına değinir.
Aziz Mael, bütün dünyevi işlerden uzaklaşmış, günlerini manastırda Tanrı'ya ibadetle geçirir. Bir gün kumsalda otururken dalgalar taştan bir kayığı önüne sürükler. Bunu Tanrı'nın bir
