Serçeler topla öldürülmemelidir. Sinekler balyozla ezilmemelidir.
Anayasacılık düşüncesinin özünde insan haklarının korunması düşüncesi yatar. Anayasaların varlık sebebi budur. Anayasa kavramı, tarihsel olarak devleti sınırlandırabilmek ve vatandaşların hak ve hürriyetlerini devlet karşısında korumak için icat edilmiştir. Denmiştir ki, kanunların da üstünde yer alan, kanunlardan daha zor değiştirilebilir bir yüksek kanunda hak ve hürriyetleri tek tek sayalım; böylece bu hak ve hürriyetleri yasama organı karşısında korumuş olalım. Anayasalar bunun için yapılmıştır.
Sayfa 24Kitabı okuyor
Eşitliğin bozulmasıyla da insanların arasındaki barış ve mutluluğun yerini kavga ve didişme aldı.
Sosyal Sözleşme Teorisi
"Üstelik bireylerin devletle yaptıkları anlaşma, sadece bireyleri değil, devleti de bağlar. Diğer bir ifadeyle devlet de yapılan sözleşmeye uymalı, cezalandırma alanı dışında kişilerin haklarına hukuka müdahale etmemelidir."
Sayfa 48 - John LockeKitabı okudu
Tarih sınıfların savaşımı tarihidir.
Karl Marx
kuvvet ve mücadele teorisi
Devlet, güçlülerin zayıflar üzerinde zorla kurdukları bir baskı teşkilatıdır.
Sayfa 45Kitabı okudu
Kuvvetler Ayrılığı Teorisi
Bu üç kuvvet kendi görevlerinin dışına çıkarlarsa, yani yasama kendi koyduğu kuralları yürütürse, yürütme ise yürüttüğü kuralları kendi koyarsa, yargı ise "kanun koyucunun ağzı" olmakla yetinmeyip kendisi yorum yoluyla yeni kurallar koymaya kalkarsa, o sistemde hürriyet ortadan kalkar.
Sayfa 75 - MontesquieuKitabı okudu
Ancak, bu yüzyıl içinde ortaya çıkan yeni fikir akımları, iktidarın meşruluk kaynağını gökyüzünde ve Tanrı iradesinde değil, fakat yeryüzünde ve toplumda aramak gerektiği görüşünü işlemeye başlamışlardır.Tabii hukuk mektebi ile özellikle Rousseau tarafından geliştirilen bu fikirlerin 1789 Fransız İhtilali'ni büyük ölçüde etkilediğine şüphe yoktur. İhtilal ideolojisinin temel taşlarından biri olarak benimsenen milli egemenlik doktrini bir anayasa ilkesi olarak Fransız pozitif hukukuna yerleşmiş, oradan da zamanla diğer birçok ülkelere yayılmıştır.
Sayfa 81 - Serbest AkademiKitabı okudu
