Hristiyan Batı dünyasında on asırdan beri İslâmiyet ve İslâmî ilimlerle ilgili yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Bilhassa XVII. yüzyıldan itibaren hızını arttırarak yürütülmekte olan bu çalışmalar, Kur'an-ı Kerim, Hadis-i Şerifler ve Hz. Muhammed'in hayatı üzerinde yoğunlaştırılarak sürdürülmektedir.
Batıda yapılan bu çalışmalar genellikle üniversitelerde öğretim elemanları tarafından yürütülmekte, araştırmacılara başta dil öğrenimi olmak üzere kaynakların temin edilmesi vb. hususlarda her türlü imkân devlet eli ile sağlanmaktadır.
Batıda İslâmiyet ile ilgili olarak yapılan bu çalışmalar, Türkiye'de ve diğer İslâm ülkelerinde pek çok kimse tarafından takdir ve hayranlıkla karşılanmakta, bu çalışmaların İslâmî ilimlere büyük çapta katkıda bulunduğu ileri sürülmektedir.
Acaba, yapılan bu çalışmalar sadece ilim uğruna mı yapılmaktadır? Yoksa bunun arkasında başka gayeler mi vardır? Şimdiye kadar Sovyetler Birliği başta olmak üzere
bazı devletler tarafından yürütülmekte olan Türkoloji çalışmaları hakkında, başlangıçta aynı şekilde iyi niyetli değerlendirmeler yapılmışken, son zamanlarda bu çalışmaların sadece ilim aşkına yapılmadığı, bunların arkasında siyasî ve ekonomik bazı hesapların yattığı konusunda şüpheler uyanmıştır.
Tıpkı bunun gibi, Hristiyan batı dünyasında İslâmiyet ile ilgili olarak yapılan çalışma ve araştırmalarin arkasında, dinî, siyasî ve ekonomik bir takım hesapların bulunduğu konusunda en azından şüphe etmek gerekir.
Sayfa 8 - FAZİLET NEŞRİYAT