...Ne zaman birini bundan böyle sevmemeye karar versek kendi kendimize, ondan bizde kalan eşyalarla hesaplaşırız öncelikle.
Sayfa 101 - Metis YayınlarıKitabı okudu
İki türlü yaşanır hayat eğer bir şeye benzeyecekse. Ya kendini yok edeceksin hayatın içinde, ya da hayatı yok edeceksin kendinde.
Sayfa 163 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Birisi bizde sevmediğimiz arzular uyandırırsa , onu sevmeyiz. Ama gene de, illa ki onu arzulamaya devam ediyorsak, o zaman onda sevecek şeyler bulmaya çalışırız.
Sayfa 153 - Metis YayınlarıKitabı okudu
“Kütüphanemi seviyorum çünkü marangozu benim!”
Okumayı öğrenmek, ebediyen yitirmek demekti yazının gizemini.
Sayfa 95 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Bir insanın acısını yürekten paylaşabilmemiz için, bizimle aynı hakikati paylaşıyor olması gerekir öncelikle.
Sayfa 346 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Naifliğin bir ucu gaflete çıkar, bir ucu masumiyete. Gaflet kısmı şaibeli olabilir ama şu dünyada masumiyet kadar şehvetengiz az şey vardır herhalde.
Sayfa 296 - Metis YayınlarıKitabı okudu
"En kötü yanı gidememek değil, kalamamaktır aslında..."
"En kötü yanı gidememek değil, kalamamaktır aslında..."
(...)Beni keşfetmeye çalışmanı da, keşfettiğini sanmanı da istemem. Tanımak zorunda değiliz birbirimizi, daha bir arpa boyu tanıyamamışken kendimizi. Başkaları hakkında edinilen bilgiler, çöplükten gelişigüzel çıkarılan yiyeceklere benzer. Tadına varamayacak olduktan sonra, kokutmak zorunda değiliz beynimizde.
Sayfa 278 - Metis YayınlarıKitabı okudu