İşin ilginç yanı ise, İslamcı dönüşümü savunan yazarların, Cumhuriyet'in kuruluşuna toplumsal mühendislik olarak niteleyip üstelik başına bir de Jakoben sıfatı ekleyerek, Osmanlı'dan Cumhuriyete geçiş sürecini, Demokrasi adına karalama gayretleridir.
Oysa yine açıktır ki, bir din-tarım imparatorluğunda, Demokrasinin hiçbir altyapısının ve insanlarda vatandaşlık bilincinin oluşmadığı bir toplumda, Demokrasiye geçişin yolu ancak devrimdir.