Bir milli mücadele kitabı daha bitirdim. Ben tarihi geçmişi sanırım çok seviyorum kitabı begendim. Savaşlar mücadeleler ihanetler herşey iç içe. Konu güzel Teoman Ergül un okuduğum ikinci kitabı. Kalemi güzel akıcı ama tarih ve isim sevmiyorsaniz zorlanabilirsiniz. Çünkü çok fazla isimler var. Ağalar beyler kaymakamlar rutbeliler paşalar.... Ama ben zevk aldım. Kalemine yüreğine sağlık Teoman Ergül. Sizlere de şimdiden iyi okumalar.
Suriye'de iken bedevilerin yaralı Türk askelerine yaptıklarını gördüm. Altın dişlerini ağızlarını parçalayarak sökmüşler, su diye inleyen yaralı askerlerin girtlaklarini kısa, kıvrık, taş kakmalı Arap hançerleriyle kesmişlerdi.
Bekir Sami birden soğukkanlılığını kaybetti:
"Kalkın,def olun. Ben sizi insan ve erkek zannettim. Siz bir sürü pezevenkmissiniz. Haydi karilarinizi kızlarımızı gelecek Yunan subatlarina vermek için süslemeye koşun. Belki ırzınızı vererek şu sefil hayatınızı kurtarırsınız."
Homeros “asya” kelimesi ile Batı
Anadolu’yu simgelemiştir. Sonraları “küçük asya”, Anadolu için kullanılmıştır. Bizanslılar çağında ise, doğu anlamındaki “anatoli” sözcüğü, “küçük asya” deyiminin yanı sıra, Anadolu’yu anlatmak için kullanılır oldu; zaten Anadolu adı bu sözcüğün Türk
ağzına uydurulmuş biçimidir. “Asia” adı artık yalnız tüm kıtayı belirtmek için kullanılmaktadır.