Feyza Hepçilingirler: "...dilin kan gibi bir şey olduğunu düşünüyorum. Nasıl ki vücudu diri tutan kansa ve vücuttaki herhangi bir hastalık belirtisi, kan tahlili ile anlaşılabiliyorsa, bizim de dilimiz, Türkiye bünyesini ayakta tutan bir çeşit kandır. Ve eğer kan kirlenmiş ise bünyede mutlaka bir hastalık var demektir. Bu kanın bulaştığı her yer, bu hastalığa açıktır."
Sayfa 35Kitabı okuyor
Her türlü değeri büyük bir hızla eskitiyoruz ya, kavramlarımız da nasibini alıyor bundan.
"Döl makineleri. Adi döl makineleri! Hepinize adisiniz!"
Başkaları, birileri böyle yapıyor. Sizin yeriniz burası, diyorlar. Burada sürdüreceksiniz yaşamınızı; doğuracak, doğurtacak; öldürmek ve öldürülmek üzere yeni döller süreceksiniz dünyaya. Onlar ölünce yenilerini üreteceksiniz. Döl makineleri. Adi döl makineleri! Hepinize adisiniz!
Sayfa 129 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsan istediği gibi deliremiyor da! Bu ne Yahu
Yok bir şey, diyor elleriyle işaretler edip. İşinize bakın siz. Kendi dışlarındaki her şeyle ne kadar ilgilidirler. Burada delinin biri bağırıp duruyor olabilir, size ne? Siz eğer bakabiliyorsanız, keyfinize bakın. Yaşıyorsunuz aptallar, yaşıyorsunuz, tadını çıkarın.
Sayfa 129 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Yaşayın Ulan!
Yaşıyorsunuz aptallar, yaşıyorsunuz,tadını çıkarın.
Sayfa 129 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Susulmasından rahatsız oluyorlar; ama ne söylenir, nasıl söylenir, ikisi de bilmiyor.
Sayfa 128 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Söylesene, hangi insan bir başkasının yedeği olabilir?
Sayfa 128 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Malesef uzaklaşılmıyor o his derinleşiyor ://
Bir şey onu terk etti; ama bu şey neydi? Bir süre bu duyguyla yaşamaya çalıştı. Ne kadar farkına varmazsa, o kadar uzaklaşacağını sanıyordu bu duygudan.
Sayfa 127 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bu da acıdır!
Serdar bebekti daha. Bebekleri askere almıyorlar. Bu iyi işte. Büyütmeni bekliyorlar. Silah tutacak kadar, adam öldürecek kadar büyütmeni. Sonra alıyorlar ve geri vermiyorlar bir daha.
Sayfa 127 - Everest YayınlarıKitabı okudu