Bir Zamanlar Anadolu
Çevremizdeki köylüler, bize merakla bakıyordu. Alman olup olmadığımızı sordular. Yunanlı olduğumuz yanıtını verdik. Konuksever insanlar bunlar. Bayramdı. Sulandırılmış yoğurttan yapılma geleneksel içeceklerini sundular bize; ayran ikram ettiler. Seve seve kiliseleri gezdirmeyi kabul ettiler. (1950)
Sayfa 80Kitabı okudu
Bir sigara yaktım ve şu tuhaf düşünce geldi aklıma: "Madem hala bir kibriti üfleyebiliyorsun, dünya senindir demektir." Sonra da düşüncelerim, ben farkında olmadan yön değiştirdi...
Sayfa 19Kitabı okudu
Harika anlatım
Toprak, kuru derelerle yarık yarık. İnsanların çizdiği bir yolu mu, yoksa bir sel yatağını mı izliyoruz belli değil. Yeni bir iklimin, henüz kristalleşemeyen ilk izlenimleri. Her an eriyip sizi yutabilecek bir mekanda hareket ettiğimiz duygusunu alıyorsunuz.
Sayfa 17Kitabı okudu
İnsan sürüleri kimi zaman çekirgeler gibi yayılıyor, her şeyi
yok ediyor. Böylece yanıbaşımda, yaşamın ve ölümün çarkı dönüyor.
Sayfa 18Kitabı okudu
Madem hala bir kibriti üfleyebiliyorsun, dünya senin demektir.
Sayfa 19Kitabı okudu
Madem hala bir kibriti üfleyebiliyorsun,dünya senin demektir.
Sayfa 19Kitabı okudu