Ben-Merkezci düşünce
“Gençlik şarabını tadan, dünyada kendisinden başka kimseyi görmez”
~ Firdevsi~
Sayfa 49Kitabı okudu
Arayış
İnsan hayatı ömür boyu bir arayıştır. O kapkaranlık okyanusta dalgalar bizi kâh o yana kâh bu yana atar durur. Biz ise bize hayat bahşedecek bir "ada" nın hayali içinde yaşarız.
Sayfa 9
Kişi aşkın etkisi altındayken bütün dikkatini ve ilgisini sevdiğine odaklar ve bu durum çoğu zaman etrafındaki herkese ver her şeye zarar verir. İspanyol filozof Ortega Y.Gasset bu durumu ''normal bir insanda ortaya çıkan,anormal bir ilgi hâli '' diye tanımlar.
Sayfa 29Kitabı okudu
Kişi aşıkken apaçık gerçeği umursamayarak sevdiğinin olumlu özelliklerinin üzerine titrer. Olumsuz özellikleri de estetize ederek olumlu gibi algılamayı seçer.Buna göre patavatsız biri açık sözlü özgüvensiz biri hassas ve duyarlı ,bağımlı biri deli gibi aşık ve duyarsız biri cool olarak algılanabilir ve bizzat olumsuz özelliklerinin kendisi kişiyi sevdiren unsurlar haline gelir. buna ''pembe lens'' etkisi deniyor .Hayata ve özellikle sevilen kişiye pembe gözlüklerin ardından bakmamızı ve sperm ve görmemizi sağlıyor. Tabii ki bu lenslerin ya da pembe gözlüğün etkisi ömür boyu sürmüyor, bir süre sonra o geçici körlük ortadan kalkıyor ve gerçeği olduğu gibi görmeye başlıyoruz.
Goethe de bunu doğrulayarak sevilenin kusurlarını hoş görmeyen sevmiyor demektir tespitini yapar. Prof. Dr. Mehmet Zihni Sungur bu süreci görmek kusuru ile açıklıyor: ''Biri diğerine aşık olduğunda, aşık olunan kişinin algılanması değişir . Artık onda hangi özellikleri görmek istersen onları görürsün, bu nedenle aşk bir görme kusuru olarak da tanımlanabilir bu bağlamda aşk hayal edilenle gerçek arasındaki fark anlaşılcaya kadar arada geçen süreyi kapsar.''
Sayfa 24Kitabı okudu
İşe gitmenin çocuğu terk etmek demek olmadığını unutmayın. gerektiğinde yardım istemekten çekinmeyin. Unutmayın; mükemmel anne-baba yoktur, yeterli anne-baba vardır. O yüzden mükemmel olmaya değil, sevgisini gösterebilen, yeterli bir anne olmaya gayret edin.
Sayfa 72 - RağbetKitabı okudu
Kullanılmayan enerjiler, kullanılmayan madenler gibi pas tutmaya meyillidirler. Ruhsal paslanma, derin güvensizlik, depresif duygular, asabiyet ve birçok psikosomatik rahatsızlığın kaynağıdır.
Sayfa 61 - RağbetKitabı okudu
İnsanlar sürekli değişirler, kimse değişim sürecinden kaçamaz. Fakat kimse bir başkasını değiştiremez. Kendimizi değiştirebilir, yeni seçimler yapabilir ve davranış repertuarımızı yenileyebiliriz. Ama asla eşimizin, arkadaşımızın ne yönde değişmeyi seçeceğini öngöremeyiz. İnsanlar için yapabileceğimiz en fazla şey, bir rol modeli oluşturup gayretlerinde onları yüreklendirmek olabilir.
Sayfa 45 - RağbetKitabı okudu
Çocukları yetiştirirken ebeveynler sürekli olarak çocuğun davranışlarını “iyi “, “kötü “, “ayıp “ biçiminde değerlendirirse, küçük yaşta yargılama tutumu kişinin içine yerleşir Ve çoğu kere kişi, gelen mesajları bu eğilim içinde değerlendirir.
Sayfa 41 - RağbetKitabı okudu
70'lerden itibaren kişisel gelişim kitapları ve terapistler, insanları diğerlerinin düşüncelerini umursamayarak toplum kurallarını aşmak konusunda cesaretlendirdi. Ve ortaya bu doyumsuz ruh hali çıktı.
Sayfa 32 - RağbetKitabı okudu
Unutmamalı ki yetki ile sorumluluk ikiz kardeştir. Hayat arkadaşınızı seçerken tam yetkiyi alıp tevekküleye pay bırakmazsanız, yani yaratıcının kurallarını ve kaderin müdahalesini göz ardı ederseniz, olumsuz sonuçlarda sorumluluk da size ait olur “ kendim ettim kendim buldum“demiş atalar... İstişare de bunun için önerilir zaten, olumlu sonuçlarda sevinci paylaşırsınız, olumsuzlarda ise tek başınıza yıpranmamış olursunuz. Sorumluluğu paylaşmak genellikle acıyı hafifletir.
Sayfa 28 - RağbetKitabı okudu
"Doğduğumuz andan ölene kadar hayatımız sürekli bir yolculuktur. Manzara değişir, İnsanlar değişir, ihtiyaçlar değişir ama tren hep ileri gider.
Hayat bir trendir, tren istasyonu değil... "
- Paulo Coelho -
Sayfa 169Kitabı okudu
"Düşlerinizi bir uçurtma gibi yolculuğa gönderiniz.
Ama ne getireceği belli olmaz..
Yeni bir arkadaş, yeni bir ülke, yeni bir Aşk... "
- ANAIS NIN-
Sayfa 62 - NesilKitabı okudu
Gençleri dolduracak boş şişeler olarak değil, yakılacak mumlar, meşaleler olarak görmeliyiz.
Robert h. Scheffer
Sayfa 140 - RağbetKitabı okudu
Gençliği iyiye yönelten, insanlığı iyiye yöneltir.
Leibniz
Gençlik çağı, bütün bir hayat boyunca faydalı olabilecek alışkanlıkların kazanılması için bir fırsattır.
J.b. say
Günümüzde gençlerin yapmaları gereken en zor iş, iyi davranışları hiç görmeden öğrenmektir.
H.g. hutchinson
Sayfa 136 - RağbetKitabı okudu