Bir keresinde ölmüştüm. Çok kötüydü.
Hayatın üzerimde bir mezar gibi kapandığını hatırlıyorum. Bağırmak için ağzımı açtığımda ciğerlerimden içeri acı dolmuştu. Dolmakla kalmamış, oraya taş gibi oturmuştu. Sadece ciğerlerim mi? Var gücümle çırpınıyordum, ama hareket edememezlik vucüdumun her noktasına taş taş dolmuştu. Hiçbir yana kımıldayamıyorum. Yine de oradaydım. Zor olan da bu.
"...Benim bu dünyada kendime ait bir yerim hiçbir zaman olmadı.
Sen benim ilk evimdin. Yaralı bir çocuğa açabilecek sapasağlam kollar vaat eden ilk umudumdun."