“Acaba insanlar neden düşünecek vakitleri olmadığını söylüyor? Şahsen ben iki kat düşünebiliyorum. Sebzeleri tartmak, günü müşterilerle geçirmek, Mary’yle tartışmak ya da sevişmek, çocuklarla uğraşmak; bunların hiçbirinin ikinci ve her daim süren bir düşünce, merak ve varsayım katmanını engellemediğini görüyorum ben. Kuşkusuz bu herkes için geçerli olmalı. Belki düşünecek vakti bulamamak, düşünmek istememek anlamına geliyordur.”