Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
''Basit işlerin çözümü için, o kolay yolları bulsak, dün­yada pazarlığa ve kavgaya değecek çok daha önemli işler bulunduğunu da görebileceğiz. Ama her günkü küçük kav­galar yoluyla, büyük kavgalardan kaçmak hepimize daha kolay geliyor.''
Sayfa 207Kitabı okudu
''Uzak çağların ozanlarından, Virgilius'lardan beri tekrar­lanan eski bir hikayedir bu. Yazıp çizenler, düşünenler hep doğaya kaçışın şarkısını söyler. Goethe'den, Rousseau'dan, Lamartine'den, Rimbaud'dan satır satır, sayfa sayfa, cilt cilt zamanımıza kadar aktarılan bir özlem.''
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
''Vatandaşın gözünde önemli olan ne felsefedir, ne de soyut sözlerle ifade edilen politika. Tek adamın davranışı, çok vatandaşın gözünde, her şeyin ölçüsü oluverir birdenbire. Toplumdaki yapı bozukluk­larından, dengesizliklerden ve eşitsizliklerden kıvranan bir ülkede bütün bunları değiştirmeye kalkışan liderlerin tra­jedisi de burada başlar. Köklü çözümlere gitseler de git­meseler de, vatandaşla aralarına o tek adam girer.''
Sayfa 143Kitabı okudu
''Sa­bırsızlaşan, çabuk umutsuzluğa kapılan, hemen topluma küsen genç insanı, hem siyasal katılmanın dışında tutmak, hem de sabırsızlığını, umutsuzluğunu, küskünlüğünü kes­kin düşüncelerle ya da sert eylemlerle belirtti diye ona kızmak hiç tutarlı bir davranış değil.''
Sayfa 141Kitabı okudu
''Çok değerli bulduğumuz ve politika çirkefine bulaşmasın diye üzerlerine titrediğimiz adamlar, eğer haksızlıkları sürdüren düşüncelerin adamlarıysa, onların bilgilerinden ve yeteneklerinden bize ne?''
''Ama, düşünmeyi öğrenmeden yetişen genç, günü gelir, öğretilenlerin dışında kalan yeni durumlar karşısında şaşkınlaşır, kendi yerini bilemez ve rüzgarlar önünde savrulur durur.''
Reklam
''Sosyal bilim okuyanlarımız çok iyi bilir: Objektif ol­madan objektif görünmek tutkusu, düşünürlerimizin, yazar­larımızın çoğunu onulmaz bir ortalamacılığa itmiştir. Kitap­ların çoğuna bakarsanız, her şeyin ortasını bulmak bakımın­dan dünyada Türklerden başka akıllı kalmamıştır.''
Sayfa 102Kitabı okudu
''Türkiye'nin siyaset hayatında ideoloji ve doktrin ad­ları pek yoktur da insanları ölçüp biçen sıfatlara bol bol rastlanır: iyi, temiz, namuslu.. Falanca kişi filanca göreve, o işi şu ya da bu doğrultuda, şu ya da bu düşünce siste­mine uygun olarak yürüteceği için değil, «dürüst, çalışkan ve bilgili» olduğu için getirilmiştir.''
''Toplum, temel yapısından gelen sancılarla kıvrandıkça, yüzeydeki çatırtıları Bölücülük, bozgunculuk, kışkırtıcılık diye adlandırmak, arkasından da «Kardeş 'kanı akmasın» gerekçesiyle demir yumruk istemek artık faşizmin klasikleşmiş yolu oldu.''
Gittikçe muhafazakarlaştırılan Z kuşağını (Kanziler) anlatıyor sanki
«Milliyetçilik» etiketi altında, yabancı devletlerin yardakçılığını yapanlar, Türkiye'yi sömürmeye ve savaş tehlikesine biraz daha yakınlaştırmaya gelmiş insanlara alkış tutanlar,· «bağımsızlık, haysiyetli dış politika, kendi kaynaklarımıza sahiplik isteyenlere saldıran­lar, «satılmış» değillerse, mutlaka ya aptal ya da cahildirler.
278 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.