Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çerçi Dostluğu
Engin Mavi
Engin Mavi
inceliği der susarım.
Ayuzawa Kaichou
Ayuzawa Kaichou
🙆🏻‍♀️🫶🏻 “Toprağın üzerinden yeryüzünün kokusu henüz uçup gitmemişti.Elmalar, elma gibi tadar; çilekler; çilek gibi kokardı. Su, tüm bereketiyle tarlaları doldurur; ateş yorgun düşmüş ruhları arındırırdı. Yıldızlar, daha gökyüzünden silinmemişti.”
Çilekler.. Kalbin meyveleridir…
Reklam
Çilekler de sevdaya dahil mi hocam?🍓
Çilek Tarlası
Arayışta bir ruh vardı Kendini arıyordu mavi derinliklerde Kendini aradığı noktada Ege'nin açıklarında kalakaldı ruh Gidemedi, saplandı oralara Sığ kıyılara yanaştı sonra İzmir'den, Bodrum'dan toprağa işledi yavaş yavaş Çilek tarlalarında gezinip durdu günler boyu Yine gidemedi Her rastladığı çilek nasıl bir öncekinden daha tatlı olabilirdi? Bilemedi Ellerinde çilekler ile göğü izledi ruh Masmavi göğe bakmaktan bakışlarını bir türlü çekemedi Ruhun gözü Mavi'liklerde takılı kaldı bu sefer Ne yapacağını bilemedi (31 03 24) - Venüs
Filmler, kitaplar, çikolatalar, yağmurlu havalar, hamburgerler, toprak kokuları, yıldızlar, denizler, müzeler, kitapçılar, kucaklaşmalar, şapkalar, animasyonlar, yumuşak saçlar, güzel kokular, eldivenler, loş ışık, duman, çilekler, nostalji... ^-^
BU KAYPAKLAR MUTLU OLAMADI
Şeytanı utandıracak günahları vardı O zaman neden reva gördüler Bu ayrı kalmışlığı Lapa lapa kar yağarken Çilekler dudaklarımda Temmuz sıcağında portakallar Onlar varsın sevgilimi uzakta sansınlar Aslında kavuşmak için sevmek yeterli Hasretin tadını çıkarta bilene Baktığı her yer vuslat Her nefes alışı O biçim lezzet o biçim tat Bu kaypaklar mutlu olamadı Bu yüzden beni bir türlü anlayamadı Gökhan ER I 20 Aralık 2023 I
Reklam
Bir, iki, üç, dört ve beş. Dumanın yükselişini izledi. Kulağı şiddetle çınlarken gözlerini kapattı. Çınlamayı dinledi. Başında toplanan keskin acıyı sakince hissetti... Bir, üç, dört ve sekiz. Gözlerini açıp kırık, isli pencereden gün doğumuna baktı. Bir, iki ve yedi. Sigarasını dudakları arasına alıp derin bir nefes çekti. Ve bıraktı. Dumanı dağılırken izledi. Bunu tekrarladı, tekrarladı ve tekrarladı... Bir, iki ve üç. Sağındaki paketten çilekleri aldı. Söndürdüğü sigaranın izmaritini pakete attı. Çileklerden birini ağzına atıp hızlıca çiğnedi ve yuttu. Ardından diğerini aldı eline. Yavaşça ısırdı bu sefer. Sakince çiğnedi, hissetti... Bir ve beş. Sola çevirdi başını. Meftunu olduğu gözlere baktı. Elinde kalan çilekleri uzatıp gülümsedi. "İster misin?" Ela bakışlar elini buldu. Ela gözlerde acıma duygusu yoğunlaştı. Prens'te ellerine baktı. Avucunda iki çilek tutan titrek ellerine. Utançla başını önüne eğdi. Bir, beş, yedi ve sekiz. "Prens!" Dizlerini kendine çekti. Elinden düşen çilekler yerde yuvarlandı. Kollarını dizlerinin etrafına sardı. "Seni affediyorum." Kollarını çözüp hızla yerden kalktı. Ela gözlere baktı. Gözleri doldu. Tutamadı...bir damla acı firar etti. Ela gözlü yaklaştı. Elini kaldırdı ve Prens'in yanağına koydu. Dört... Ela gözlü bulanıklaşıp kaybolurken Prens dizlerinin üstüne düştü. Ellerini yere koyup dengesini sağladı. Dizlerinin üstünde doğruldu. Belindeki silahı aldı. Başına dayadı. Dokuz. Çığlıkları soğuk kasım havasını delerken tetiği çekti. Keskin bir silah sesi... Bir kurdun acı uluyuşu... Ve kapıdan nefes nefse giren sevgilisi...
72 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.