Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Biz Hayatı Türkülerden Öğrendik”
Anadolu insanının iç dünyasını ve hayat bilgisini türkülerden öğrenmek lâzım. Her türkü de Anadolu insanının hikâyesi, yâni acısı, ağıtı, hüznü, gurbeti, sevdası, yoksulluğu var. Umutsuz aşkların, gurbet sızılarının, dinmeyen hasretlerin hikâyeleri anlatılır. “Şu mübarek günde küsmek olur mu / Uzat ellerini bayramlaşalım / Tanrı selâmını kesmek
Arap Ali Ağıtı...
Mağusa Limanı” ya da diğer adıyla “Arap Ali Ağıtı” bir Türk halk destanıdır. Biz onu Ali İsmail Korkmaz ile özdeşleştiririz. Siyahi olduğu için Arap Mahmut Efendi diye bilinen Mahmut, gönlünü bir “beyaz”a, Hatice Hanım’a kaptırdığında mesela ABD’de henüz siyahla beyazın evlenmesi yasaktı. Evlendiler, Limasol’un şirin Arnavut Mahallesi’nde dört çocukları oldu Babasından kelli, oğulları Ali’nin de lakabı Arap Ali oldu. Ali; Mağusa Limanı’nda gümrükte çalışırdı. Kimi kaynaklar, hamal olduğunu söylüyor. Bıçkın, deli dolu, “Limasolluların sevgilisi” Ali, bir gün yorgun argın “üç konyak” içmek için gittiği meyhanede İngiliz askerleriyle önce atıştı, ardından kavga çıktı. Ali, “yedi sekiz” süngüyle yere yığıldı. youtu.be/ZyDhBIvq4GE