Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
bir böceğin belli bir çiçeği, meyveyi, gübreyi, eti ya da ichneumonidae’lerin (asalak arıların) sırf yumurtalarını oraya bırakmak için yabancı bir böcek larvasını ararken ve buna ulaşmak için ne çabadan ne de tehlikeden kaçmazken gösterdikleri o özen, gayret ve katlandıkları sıkıntı, bir erkeğin cinsel tatmin için belirli, kendisine bireysel yönden hitap eden yapısal özellikleriyle bir kadını özenle seçmesindeki ve amacına ulaşmak için kimi zaman akıl almayacak bir budalalık yaparak mutluluğunu bile gözden çıkartıp bu kadınla evlenmesi ya da parasını tehlikeye atan, onurunu, haysiyetini beş paralık eden aşk serüvenlerine girmesi, hatta kimileyin amacına ulaşmak için işi zina yapma ve ırza geçme gibi suçlara kadar vardırmasındaki sıkıntılara çok benzemektedir. Bütün bunlar sadece bireyin pahasına olsalar da, doğanın o her yerdeki bağımsız iradesine uygun olarak amaca en uygun şekilde türe hizmet etmeye yöneliktir.
Herkes hayatında refaha kavuşmayı arzu eder fakat hayatını çalışarak iyileştirme, daha iyi bir biçimde düzenleme ihtiyacını hissetmez. Herkes hayattan bir şey almak ister ancak ona bir şey vermek istemez. Çoğu kimse hayata menfaatçi, zorba, asalak bir hâlde atılır. Hayatın anlamını bu asalaklıkta arar...
Reklam
Fahişe para alır, ama karşılığında bedenini verir. Dilenci ise birşey vermeden, asalak gibi beleşten geçinir. Hangisi daha şerefli!
Sayfa 180 - İletişimKitabı okuyor
Kim ve ne bu asalaklar ?
Sizinle birlikte bir asalağın tırmanmasına izin vermeyin! Asalak :Sizin hastalıklı, yaralı kuytularınızda palazlanmak isteyen ,sokulgan, yapışkan bir kurttur. Hüneri de sizin acınızın , umutsuzluğunuzun ,ince utancınızın içine kurar iğrenç yuvasını.
Bir amip kadar ederi olmayanlara ne demeli…
Çeşitli hayat şekillerinin kalıtsal malzemesinde kaç Bit'lik bilgi birikimi vardır? Çeşitli biyolojik sorulara kaç tane evet/hayır yanıtı yazılıdır hayatın dilinde? Bir virüsün ihtiyacı olan bilgi yaklaşık 10.000 Bit'liktir; bu sayfadaki bilgi tutarı kadar. Bu bilgi bir virüse başka organizmaları hasta etmek ve kendini yeniden üretmek için gereklidir. Zaten virüsün bundan başka bir işi de yoktur. Virüse ait bilgi basittir ama çok dikkatle okunması gerekir. Bir bakteriyse yaklaşık bir milyon Bit'lik bilgi kullanır; 100 kitap sayfasındaki bilgi kadar. Bakterilere virüslerden daha yüklü iş düşmektedir. Virüsler gibi tam asalak değildir bakteriler, bakteriler yaşamak için çalışmak zorundadırlar. Bağımsız yaşayan tekhücreli bir amipin yapısı daha karmaşıktır. DNA'sında var olan dört yüz milyon Bit'lik bilgi birikimi yüzünden yeni bir amip üretebilmek için her biri 500 sayfalık seksen cilt kitaba sığacak bilgiyi karıştırmak zorundadır.
Sayfa 290 - On Birinci Bölüm - Anıların IsrarıKitabı okuyor
laga luga
Demek istediğim:Asalak bir sarmaşık olma sakın.Varsın boyun olmasın bir söğüdünkü kadar...Yaşadıkların bulutlara erişmezse bir zararın mı var?
Reklam
Ahlakında ıslaha muhtaç pek çok eksikliği bulunmayan hiçbir kimse yoktur. insanlık durmaksızın iyilik, güzellik ve hakikate doğru ilerlemeye her dakikanın bir öncesine nazaran daha hayırlı ve daha güzel olmasını sağlamaya mecburdur. Hayatın, çalışmanın ve terakkinin en kaçınılmaz gerekliliklerinden biri de iyilik, güzellik ve hakikate dair eksiklikleri sürekli olarak ıslah etmekten ibarettir. Meyveli bir ağacın etrafındaki yabani otları temizlemez, makas darbeleri ile şu sefil ve asalak hayatları öldürmezseniz, ağacın kıymet ve kuvvetine zarar gelir, aynı meyveleri veremez. İnsanlar ıslak ve tasfiye neşterlerini her dakika muhtelif eksiklikler üzerinde gezdirmeye mecburdur.
Sayfa 315Kitabı okudu
tufeyli.
Başkasının sırtından geçinen. Asalak. Dilimize Arapçadan geçmiştir. Küçük çocuk ve parça mânâsındaki tıfıl kelimesinden türetilmiştir.
Sayfa 243 - Can Yayınları
Kaçınılmaz gelecek
Eğer günümüzdeki robotlaştırma eğilimi sürerse, yüz milyonlarca iş kaybolacak ve birkaç on yıl içinde türdeşlerimizin sadece küçük bir bölümü zenginliklerin üretiminde rol oynamaya devam edebilecek. Peki diğerleri, milyarlarca insan ne olacak? İş dünyasından tasfiye edilmiş, marjinalleştirilmiş ve sözcüğün tam anlamıyla "kullanılmaz" olarak nasıl yaşayacaklar? Onlara insan dayanışması adına,"faydalı" azınlık tarafından mı bakılacak? Bu durum onların gereksiz, boşuna kalabalık eden, asalak ve potansiyel zararlı kişiler olarak algılanmasına yol açma tehlikesini barındırmayacak mı? O zaman binlerce yıl boyunca sabırla oluşturulmuş insanlık kavramının manası boşaltılmış olacak.
Sayfa 192 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Insanlar vardır, bilirsiniz, başkalarından sürekli bir şeyler bekler ya da isterler. Aslında bu, bir insanın ihtiyaçlarını kendisinin karşılamasından çok daha büyük bir çabayı gerektirir. Üstelik onur kırıcıdır da. Ama onlar için önemli olan, diğer bir in-sanın ya da insanların kendileri için bir şeyler yapmasıdır. Bunun için her şeye katlanırlar. Genellikle bu tutumlarının bilincinde değildirler. Amaçları diğer insanları sömürmek değil, bir şeylerin hazırca kendilerine verilmesidir. Aşırı bağımlıdırlar ve kendi sorumluluklarını başkalarının üstlenmesini beklerler. Onların çevremizdeki varlığından sıkılabilir ya da bize yük olduklarını düşünebiliriz. Ama çoğu kez kendi bağımlılığımızdan ötürü onları çevremizde tutarız. Kendilerine bir şeyler verildiği sürece bizden kopmazlar. Bir diğer deyişle, böyle kişiler kronolojik olarak yetişkin, hatta entelektüel yönden iyi gelişmiş olsalar bile, bebeklik yıllarının asalak varoluş biçimini sürdürürler
Reklam
Hayat ve hayatın anlamını anlamak istiyorsam asalak hayatı değil, gerçek bir hayat yaşamam ve gerçek insanlığın hayata verdiği anlamı kabul edip bu yaşamla kaynaşıp onu denemem gerektiğini anladım.
Bugün bile çiçekçilerle kuaförlerin asalak olmadıklarını kabullenmekte güçlük çekerim. Herkese ait bir doğayı sömürerek yaşıyorlar.
Sayfa 165
Herkes hayattan bir şey almak ister ama ona bir şey vermek istemez. Çoğu kimse, hayata menfaatçi, zorba ve asalak olarak atılır. Hayatın anlamını bu asalaklıkta arar.
İnsanlar birbirlerine bir şeyler vermekten ve almaktan zevk duyarlar. Ancak bir insanın diğerine kendi gücünün çok ötesinde bir şeyler vermesi karşısındaki insanda olumsuz duygular yaratabilir, ya da birinden karşılığını veremeyeceği bazı şeyler alması onu tedirgin edebilir. Bu duygular, alınan şeyin kimden geldiğine, verilen şeyin kime verildiğine, verilen ya da alınan şeyin ne ya da nasıl bir davranış olduğuna göre değişebilir. Ancak, bazı insanlar sürekli bir şeyler vererek kendilerini kabul ettirme, ya da tam karşıtı, diğer insanlarla ilişkilerinde asalak bir yaşantı sürdürme eğilimindedirler. Temelde, bu tutumlar arasında bir fark da yoktur. Çünkü sürekli ve ayrım yapmaksızın vermenin gerisinde de kişi, diğer insanları kendisine bağımlı kılarak kendi bağımlılığına doyum sağlar.
Çürümüş bir ağaç gövdesi; ne büyük bir hazine!... Siyah ve mavi mantarlar ona kulak takmış, kırmızı asalak bitkiler onu yakutlarla süslemiş, başkaları da ona sakal vermiş.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.