Mustafa Kemal'in Salih Bozok'a mektubu
"Kimse çıkarından başka bir şey düşünmüyor."
24 Eylül 1911
Sayfa 20Kitabı okudu
Evet, Salih Bozok kendisini hastanede bulmuştur. Çünkü Atatürk öldüğü an, odasına girmiş ve o büyük adamın ellerini öperek veda ettikten sonra aşağıya inerek boş bulduğu Muhafız Komutaı İsmail Tekçe'nin odasına kendisini atmıştır. Birkaç saniye sonra odadan bir silah sesi işitenler, kapıyı açıp girdiklerinde onu, kanlar içinde yerde bulmuşlardır. Tabancasından kalbine sıktığı bir kurşun onu, yere yıkmıştı.
Bir iki milimetrelik bir sapma ile kalp hedefini bulamayan bu mermi, bütün ciğerini boydan boya delip geçmiş, sırtında saplanıp kalmıştı. Çok fazla kan
kaybettiğini gören Operatör Dr. Mim Kemal Bey, onu derhal Şişli Sıhhat Yurduna kaldırıp ameliyata alarak hayatının kurtulmasına yardımcı olmuştur.
25 Nisan 1941'de Salih Bozok, "Atatürk'e kavuştu."
Sayfa 138 - Tanıkların notu-Alaca YayınlarıKitabı okudu
Ben daha rüyamı anlatmayı bitirmeden Atatürk, gülmeye başladı. "Bu onun son gülüşüydü, son gülüşü..."
Türk ordusu iyi bir komuta altında bulundukça daima zafer kazanmıştır. Tarihin tanıklığı böyledir.
“Düşündüğümü uygulayacak zamanım olursa dünyanın gözlerini kamaştıracak bir askeri manzara ortaya çıkacaktır.” M.Kemal Paşa
Arkadaşlar, bu sefer de ayrıldığım zaman bana "Yine eskisi gibi arkadaşım ve kardeşimsin." dedi. Atatürk'ü ben yalnız bu iyiliği ve sözleriyle değil resmi ve özel geçim hayatımda kendisini bir velinimet olarak tanıdım. Ve ölünceye kadar da böyle tanıyacağım.
Sayfa 123 - İsmet İnönü meclis konuşmasında-Alaca YayınlarıKitabı okudu
Meğer Salih Bozok, Atatürk'ün ardından seçebileceği en kolay ölüm yöntemini belirlemek için hekimlere danışmış.
Atatürk'ü tedavi eden doktorlardan birine:
-Doktor, insan kalbinin hangi tarafına kurşun yerse ölür, diye sormuş.
Doktor:
- Aç göğsünü göstereyim, demiş.
Bozok, doktorun parmağıyla gösterdiği noktayı hemen tentürdiyotla işaretlemiş.
Köylüler, Mustafa Kemal Paşa olduğunu anlayınca otomobile adeta hücum eder gibi koştular. Ve kimisi, nerdeyse ayağının tozunu yüzüne sürüyor, kimisi pelerininin yakasını öpüyor, kimisi de ayaklarına kapanarak hıçkırıklarla ağlıyordu. Bu manzara ve köylülerin bu hali beni de ağlatmıştı.
Sayfa 67 - Salih Bozok-Alaca YayınlarıKitabı okudu
Çok dermansızım Salih... Büsbütün başka bir adam oldum. Şu ellerimin haline bak.
Sayfa 133 - Atatürk hastalığı sırasında (27 Eylül, 1938)-Alaca YayınlarıKitabı okudu
Mustafa Kemal
"Milli egemenlik uğrunda canımı vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun."
Sayfa 84Kitabı okudu
"Milli egemenlik uğrunda canımı vermek benim için vicdan ve namus borcu olsun."
"Mustafa Kemal Paşa'yı tanır mısın?"
"Hayır, hiç görmedim!" cevabını verdi.
"Görecek olsan ne yaparsın?" dedim.
"Ayağının altına köprü olurum." deyince çok duygulanmıştık.
Sayfa 63 - Salih Bozok-Alaca YayınlarıKitabı okudu
"Bilirsin ben askerliğin her şeyinden ziyade sanatkarlığını severim."
Sayfa 32Kitabı okudu