Ruhumdaki tüm oksitosinler intihar ediyor bedenimden. Bu gece (s)onsuzluğa açılan bir kapı, tüm geçmiş ve geniş zamanları eritiyorum gözlerimde. Bir adım daha atacak kasveti yok kalbimin, sahi hangi Cehennemin kapısına açılıyordu gözlerin. Akışkan bir yanlızlığa akıyor karanlık, içtiğim sigara dumanına bürünüyor gözlerin. Hangi hazan duygular çalıyor kapımızı bilinmez, kulağımdaki çınlama sağır ediyor içimdeki geceyi. Kırık dökün aynalarada arıyorum içimdeki sensizliği, insan suretinde aşk cesediyle karşılaşıyor içimdeki morg alfabesi. Sonra soğuk bir yanlızlığın ertesinde buluyorum seni, şimdiki zamana ait olmadığımı biliyor olmanın bilincindeyim. Yitik bir aşkın gölgesinde buluyorum seni, yapayanlız olmanın dayanılmaz hafifliği karşısında mutluluğun resmini çiziyor gözlerin. Damla damla akıtmak istiyorum içimdeki seni, Şizofren bir gecenin koynunda doğum sancısı çekiyor beynim. Umudun işkenceyi uzattığı, yelkovanın firar ettiği bir saatin içinde buluyorum kendimi. Şimdi hayatın hangi (es)indesin bilinmez, (ra) tanrısı eşliğinde aydınlatıyorsun gecemi...