suyu bulandırmayalım
belki bu akan su gidiyor ayağına bir kavağın
yıkasın diye bir kalbin kederin
belki bir dervişin eli
kurumuş ekmeğini suya banmıştır
güzel bir kadın su kenarına gelmiştir
suyu bulandırmayalım
güzel yüz ikiye katlanmış!
S.Sepehri
Niye herkesi affetmeyeyim?
Niye yaraları unutmayayım?
Ben ki unutacağım zaten
Evimin yolunu
Çocuğumun yüzünü
Ve ağızlarındaki ismimin telaffuzunu
Shams Langeroudi
Sama
Bilmiyorum
Senin gülüşlerinin etkisi mi
Yoksa bahçedeki çiçeklerle uğraşmamın etkisi mi
Bir süredir beni
Ayna
Geçen yıldan
Daha genç gösteriyor.
Abbas Saffari
çev. N.Zabeti
Evin soğuk mu?
Bir güneş koyuyorum zarfa
Ve sana postalıyorum
Küçük bir yıldız koy bir sözcüğe
Gökyüzüme gönderiver
Kapkaranlığım.
✍🏻 Menuçihr Ateşi
çev. Nasrin Zabeti
Seni Paris'te seveceğim
Londra'nın sağanak yağmurunda
Barselona'nın nemli sıcağında
Prag'ın taş kaldırımlarının ortasında
Brüksel'in ıssız caddelerinde
İstanbul'un sıkışık küçük çayhanelerinde
Lion'un sahil kaldırımlarında
Aynada yüzüme bakıyorum
Yavaş yavaş yüzüm yaşlanıyor
Pencereden yere bakıyorum
Islak ve sakin
Üstümü giyiniyorum
Sokağa geliyorum
Yağmurda şemsiyesiz giden ilk yayaya
Soruyorum
Siz ilkbaharın bu sokaktan geçişini görmediniz mi?
✍🏻 Ahmet Rıza Ahmedi
çev. Nasrin Zabeti
Şu gök kubbenin altında
Biz doğulular
Hep şarkı söyledik
Boğazımıza bıçak dayalıyken
Seheri bekledik
Toprağın yeşilliklerinde
Kelebekleriz
Ömrümüz bir ah kadar kısa
Mansour Oji
çev: Sama
Gel gel berû ki savm u salâtın kazası var
Sensiz geçen zamân–ı hayatın kazası yok
Nesîmî
(Gel, gel beri ki oruç ve namazın kazası vardır; ama sensiz geçen ömrün kazası olmaz..)