GAZETENİN BİR HAFTASI: KÜBİTEM için tutulan daire Devlet gazetesinin en lüks bürolarından birisi idi. Apartmanın girişi Bayındır sokaktandı ama salonu Meşrutiyet caddesine bakardı. Üç oda ve bir salondan oluşan büronun bir odası sırf Dündar Taşer'e tahsis edilmişti. Dündar Taşer misafirlerini burada karşılar görüşür, sohbetlerini burada
İnsan, hiçbir zaman olamaz ki tam. Olduğu kadarı da sende baki değildir üstelik. Bil ki ikbal bugün sende ise yarın başkasındadır.* Mertebe dediğin, hemen şu kapının arkasındadır. Girdin bir an, çıktın bir an!
Dünyada en büyük ızdırap ve en büyük felâket açlık ve kıtlık derlerse inanınız!.. Hepimizce malumdur ki, bütün fenalıkların, hırsızlığin, haydutluğun, sahteliğin, yalanın, riyanın dolandırıcılığın menbaı ihtiyaçtır. Iİhtiyaç, dünya yüzünde baki kaldıkça kültür ve ahlak mefhumları bir "seraptan" ibarettir. Geriden görünür fakat yanına
Baki Bey, hakikatin yaraladığı adamlardan biridir.
Hakikatin bir kere yara açtığı adama bundan sonra ne tabipler ne de mal, mülk, dünya çare olur.
Öyle bir adamdır Baki Semih; derdi de dermanı da "bir" olan adamdır.
Aşk, şiddetli bir muhabbettir. Fâni mahbuplara müteveccih olduğu vakit, ya o aşk kendi sahibini daimî bir azap ve elemde bırakır. Veyahut o mecazî mahbup, o şiddetli muhabbetin fiyatına değmediği için, bâki bir mahbubu arattırır; aşk-ı mecazî, aşk-ı hakikîye inkılâp eder.