"İnsan bilinci evrimde kocaman, trajik bir hatadır. Kendimizi biraz fazla tanıdık. Doga kendinden bağımsız bir bakış açısı yarattı. Doğa kanunlarına göre insanın var olmaması gerek."
İnsan nefsi eğitilmelidir. İnsan nefsi, daha çocukken terbiye edilmeli ve kendine hükmedecek olgunluğa erişmelidir. Öğretimi değil, eğitimi esas almalı ve ahlâkî olgunluğa erdemli oluşa erişmelidir. Bunları bize saatlerce durduğumuz, asıl evimiz olan eğitim yuvaları değil; içinde binlerce emeği, göz yaşını çabayı barındırıp bizlere bir şeyler eklemek isteyen öğretmenlerimizle yaparız. Onlar sadece aile değil, onlar aynı zamanda rehber... Değil el kaldırmak, önünde ayak ayak üstüne atmanın bile kişiye de emeğe de büyük saygısızlık olduğu bir bakış açısı kazanılmalı. Doktorun da mühendisin de hakimin de mevkisi, senelerini atanmakla geçirmiş küçük bir çocuğa aile olan öğretmenin ellerinden geçer. Herkes bulunduğu konuma nasıl geldiğine değil, eğitimcisinin emeğine ve onun erdemine bakmalı. Herkes okumamalı, herkes değerli öğretmenlerimizin zamanından da canından da çalmamalı...
Reklam
Siyasal islamcılara bir bakış açısı daha
“Siyasal İslâm; gündüzleri Hüseyin’in yasını tutup, akşamları Yezid’in sofrasına oturmaktır. İslâmcıların yaptığı iyilikler, avcıların kuşlara yem atması gibidir…” Ali Şeriati #AliŞeriati #GeceyeNotum #İyigeceler #Şevbaş #GoodNight
Bakış açısı 👇🏼
İnsanın dilediği şey üzülür ise insanın hayata bakış açısı da hüzünlü kalır! ☀️Brusk⚡
Reklam
Çukurda iken yıldızlara da bakabilir insan. Sanki her şeyin kilit noktasında bakış açısı yatıyor gibi.
Herkesin olaylara bakış açısı farklıdır. Bu çok genel kalsa da kendimce biraz yanıt vermeye çalışayım.(Güzin abla mod on) Kırgınlığımın sebebini o kişiye (yorumsuz) açıklarım. Kendimi ne için suçluyorum? Gerçekten suçlamama sebep durum varsa bunu kabul edip özür dilerim. (Zamanında ben de haksızlık yaptım) Geçmiş değişmez bununla beraber gelecek için akılcı davranarak yaraları sarabiliriz. Duyguların tümü,yorumsuz net biçimde ifade edildiğinde karşılık bulacağına inanıyorum. Karşı taraf kabul etmiyor mu ? Bu onun tercihi. Sen elinden geleni yapmış olursun. Ve inan bana kendini daha az suçlarsın. Geçmiş değişmez ama hata kabul edilip geleceğe dair güven verilirse çözülmeyecek sorun yoktur. Çok genel ancak ana motto; dürüstlük,şeffaflık ve sevgi temelli ilişki türü.
Bibliyoterapiyi bu sitedeki herkesin bilinçli bilinçsiz uyguladığını düşünüyorum :) kendisi 'bilgi kaynaklarıyla ruha yardım etmek'.. KİTAPLARLA TERAPİ. Edebiyatı bir düşünün? empati ve kendi hayatına dışardan bir bakış açısı sağlıyor. “okuma yoluyla iyileşme” şeklinde tanımlanıyor. Fakat günümüzün gelişen teknolojisi ve bilgi kaynakları düşünüldüğünde tanımı daha anlamlı ve kapsamlı kılmak için “bilgi ile iyileşme” olarak sunmak daha doğru olacaktır. Zira podcast storytel, sosyal medya, bloglar, makaleler, videolar da kendimizi anlamamıza, bazı şeyleri sorgulama aşamasında ruhumuzda derinlere temas etmekte ve bazen -kendi kendimize terapi- yapmamızı sağlamakta. hep derim bilgi güçtür diye, şimdi de bilginin şifa olabileceğini anlıyorum bu fevkalade birşey...
Spirited Away (Ruhların Kaçışı)
Yönetmeni Hayao Miyazaki’ye, “Altın Ayı” ve “En İyi Animasyon” dalında Oscar kazandıran Spirited Away, Japonların dini inancı Shinto’dan esinlenilmiş çocuk odaklı bir çizgi filmin çok ötesinde Japon mitlerine göz kırpan karakterlerle dolu bir animasyon filmidir. Örneğin filmde Yubaba adlı kadının insanların ismini değiştirmesi ve böylelikle gerçekte kim olduklarını unutturması  mitoloji kökenli bir anlatıdır. Çünkü Japonların dini inancı Shinto’ya göre insanların sahip oldukları en önemli şey isimleridir. Hamama gelen müşteriler, Shinto dininin dünya üzerinde bulunan her maddenin ruhunu temsil eden tanrılarıdır aslında. Miyazakinin geleneksel değerleri kormuya, sahip çıkmaya odaklı bakış açısı filmin her saniyesinde görülüyor. İzledikten sonra, aldığı bütün ödülleri sonuna kadar hak ettiğini düşüneceksiniz. -imdb: 8.6/10 -yapım tarihi: 2001 -yönetmen: Hayao Miyazaki
Reklam
Osmanlı İmparatorluğu Dönemi' ndeki " vakıf anlayışı" ile yaşadığımız çağın insanlarının vakıflara ve vakıf kültürüne olan bakış açısı arasında muazzam bir fark, ayrıca bunun yanında büyük bir tezat bulunmaktadır. Temel ilkesi; herhangi bir karşılık beklemeden toplum yararı için faaliyet göstermek olan vakıflar, geçmişten günümüze asli unsurlardan çok uzaklaşmışlardır. Öncelikle vakıfların Osmanlı İmparatorluğu' ndaki misyonu incelediğimizde tüm hayır faaliyetlerinin temelinde İslami bakış açısı, Yaratıcı' nın rızasını kazanmak vardır ve bu sistematik düşünce insanları içlerinden gelerek tüm canlılara karşı merhamete ve hizmete sevk etmiştir. İşte bu mantık çerçevesinde vakıflar; camilerden kervansaraylara, aşevlerinden kütüphanelere, su yollarından kaldırımlara kadar birçok yapının vücut bulmasına vesile olmuştur. paragraf kitabı "
ölümün olanaksızlığı
"ölümün olanaksızlığı çok ilginç bir söylem. 'nasıl olanaksız, bir sürü insan ölüyor' derseniz; çünkü öldüğü an o kişi, o kişi olarak onu deneyimlememiş oluyor. bu yüzden derida'nın bakış açısı çok saniyelik bir şeye dikkat çekiyor. siz olmaklığınızı sürdürdüğünüz an ve ölüm geldiğindeki an tam olarak o şeyi deneyimlenmemiş oluyor ve ölüm bir çeşit olanaksızlık halini temsil ediyor." -pelin dilara çolak
Bakış açısı öyle bir şeydir ki bazen saçma denilen anlamlı gelir, anlam yüklenenin değeri eksilir... Bilhassa, insan da insana ait olan da daima değişir🍂
İnsan sevince hayata bakış açısı degişiveriyor..
Uzaktan seviyorum seni kokunu alamadan, boynuna sarılamadan yüzüne dokunamadan sadece seviyorum öyle uzaktan seviyorum seni elini tutmadan
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.