Barış Aktaş

Barış Aktaş
@barisaktas2
6 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Bir şehrin ruhu olabileceğine inanır mısınız? Ben inanırım. Gezdiğim her şehirde baskın bir ruhla mânâ yoğunluğunu en azından hissederim. Eskiler, “İnsanların duyguları neye ağır basarsa, şehirler de o duyguyu yansıtır” der. Şehirler, kendisini ziyaret edenlere, içinde yaşayan insanların en baskın duygularını harmanlayıp verir. Yemek dolu bir tencere, içindeki malzemelerin harmanlanmış kokusunu nasıl ki dışarıya verirse şehirler de toplumunu, tarihini, coğrafyasını harmanlayarak size ulaşır. Siz ona ulaşırsanız, o da size ulaşır. Siz şehre yaklaşırsanız şehir size daha çok yaklaşır. Sizin şehirdeki bir adımınız, şehrin siziniçinizdeki on adımıdır. Şehirler işte böyle izler bırakır içimizde
Reklam
Bizler birer misafiriz. Yüz binlerce odası olan bir evde misafiriz. Neden ömrümüzü tek bir odada tüketelim? Tüm odalarda vakit geçirmek ve diğer odaları da görmek daha mantıklı değil mi? Yeni yerler gördükçe, seyahat etmek bende bir yaşam biçimine dönüştü. Yaşadığım gezegen hakkında aklımı kurcalayan sorulara cevaplar bulmak, risk almak, farklı insanlarla tanışmak; en önemlisi, kendime meydan okumak gibi sayacağım birçok neden beni seyahat etmeye itiyordu.
İnsan, hayata koca evreni içinde yaşatma ve doyasıya yaşama tutkusuyla gelir. Kimileri bu tutkuyu gerçekleştirme imkânlarıyla doğar, kimileri sadece hayallerinin haritalarında gezinir. Bir de diğerleri vardır; varlığının doğası gereği, bilincini ve ruhunu kullanarak bu tutkularını gerçekleştirirler. Hatta bu kişiler diğerlerinden öne geçerler. Kendilerine çizilen labirenti yıkıp dünyaya sığmazlar. Aksine doğanın tümünü; renkleri, kokuları, tatları, coğrafyaları iliklerine kadar doldururlar. İnsanların genelde çocuklarından beklentileri; okula gitmeleri, derslerine çalışmaları, sınavlara hazırlanmaları, iyi bir üniversite kazanmaları, mezun olmaları, askere gitmeleri, güzel bir işe başlamaları, para biriktirmeleri, araba almaları, evlenmeleri, çocuk yapmaları... Bu liste uzayıp gider.. Yukarıda sıraladığım sıradanlıkların ve durağanlıkların ötesinde hayaller kurmalı insan. Kalıplarından dışarı çıkıp şehirlere, sınırlara sığmamalı... Peki ya benim isteklerim? Benim hayallerim? Bu kitapta anlatacaklarım, hayallerimin bir yansımasıdır. Kelimeler ve cümleler seyahatlerimden ve o seyahatlerde edindiğim duygu ve düşünceleri tarif etmeye yetmeyecek.