Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İlber Ortaylı’nın tavsiye ettiği, okumanız ve kitaplığınızda bulunması gereken 25 kitap! 1. Osmanlı İmparatorluğu - Halil İnalcık 2. Doğu-Batı Divanı - Goethe 3. Hafız Divanı - Hafız-ı Şirazi 4. İnce Memed I-IV - Yaşar Kemal 5. Fuzuli Divanı 6. Timurlenk - Beatrice Forbes Manz 7. İslam Uygarlıkları Tarihi - Corci Zeydan 8. Bir Orta Doğu
Bugün size doğunun Franz Kafka’sı olarak bilinen ama kimsenin tanımadığı Sadık Hidayet’ten bahsedeceğim. Bir üstadla kendimi asla aynı kefeye koymak saygısızlığı gibi algılanmasın lütfen ancak tanımaya başlarken Sadık Hidayet’i ve hikayesini, şimdiki beni gördüm her cümlesinde ve hikayesinin her bir yanında. Belki bende aynı sonu yaşayacağım
Reklam
Yaşam ve Sağlık..
insanın vücudu sağlıklı yaşamı devam ettirebilmek ve yaşayabileceği en sağlıklı hayatı en uzun süre devam ettirebilmek için programlanmıştır. Yaşam tarzımız, hayata karşı tutumumuz, beslenmemiz ve psikolojimiz vücudun hastalıklara karşı savunma ve savaşma gücünü destekler ya da baskılar. Vücut fizyolojisi, kişinin yaşama yaklaşımı, yaşam sevinci
Kıyamet günü müminin mizanında güzel ahlaktan daha ağır bir şey yoktur. Muhakkak ki Allah söz ve fiilleri çirkin kimselere son derece öfkelenir.” (Tirmizi, Birr ve Sıla, 62.) “Hiçbir anne baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır.” (Tirmizi, Birr ve Sıla, 33; İbn Hanbel, III, 412.) "Seninle ilişkiyi kesen kimse
HERKES ÖLÜR ÖLÜMÜNÜ
Kanatlanır, kanatılır bütün boşluklar. Aynalar her gün bir başka yalan söyler ve kalınır geride çizilmiş hayatlardan, geride yağmurlardan ve çığlıklardan. Herkes çizer boşluğunu… Her aşk başlarken pembe, ayrılıkta rengi siyah yalnızlığın… (Herkes arar pembesini. Oysa kendinden ötesi yoktur;  kimse sevmez yalnızlıkta gölgesini…) Herkes
Gün Yüzü
Gün Yüzü
Başlarken her şarkı güzel her şiir anlamlı her yol kutsal diye başlayan kitabımız bizi alttan alta güzel ancak süprizlerle dolu bir yolculuğa çıkmaya hazırlıyor aslında. Baştan uyarıyor bizi. Güzel bir aşka tanıklık ederken birden bire ortaya çıkan 3.şahıslar olayın gidişatını değiştiriveriyor bir anda. Sonu ise tamamen süpriz. Böyle bir son aklınızın ucundan bile geçmez iken bir anda romanımızın baş kahramanı Umut gibi,kendinizi sorgularken buluyorsunuz kendinizi. Ne çabuk unuttuk diyorsunuz,unutursak kalbimiz kurusun demiştik oysa ki. Kuruyan yalnızca yiten gidip canlar.Kalanlar ise benzer olaylarda benzer tepkiler vermeye devam ediyor yine. Gün Yüzü 'nde aslında; hergün kendi kendimize sorguladığımız,bazen isyan ettiğimiz birçok olay ya da durum karşısında bir süre sonra sıradanlaşan hayatlarımızda unutup gittiklerimiz günyüzüne çıkıyor. Toplumsal olaylara farklı bir bakış açısı. Özünde sıkı bir eleştiri kitabı da diyebiliriz. Kitapta en sevdiklerim Umut Güncesi. Günlük tuttuğum zamanlara götürdü beni. Umut ve iç sesiyle kavgalarında gülümsedim, günlüğüne ya da Yıldız 'ına yazarken hüzünlendim. Hele bir de benim gibi 90'larda çocuk olduysanız kitabın her yerinde çocukluğunuza bir selam çakıyorsunuz. Yazacak o kadar çok şey varki,birini yazayım derken diğeri uçup gidiyor. Hele alıntı yapmaya kalksam karakter yetmez. Her bölüm başında yazılan cümleler bile başlı başına efsane. Aralara sıkıştırılmış şiirler, türküler, şarkılar yazarın bize sunduğu diğer güzellikler. Bu kitabı herkes okumalı bence. Çünkü inanıyorum ki herkesin içinde bir UMUT var...
Ali Bektaş
Ali Bektaş
Gün Yüzü
Gün Yüzü
Reklam
Çoğu kişi üniversite okumakla elde edeceğini umduğu maaşı ve/veya sosyal statüyü kazanamayacağının farkında değil. Özellikle Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda ihtiyacı uzmanlık gerektiren ara mesleklerde insan kaynağıdır. İş arama sitelerinde üniversite mezunlarına verilen maaş düzeyleri ile ara mesleklerde “vasıflı eleman” pozisyonundaki kişilere
RAMAZAN DERSLERİ / HALİD EL HUSEYNAN
YİRMİ SEKİZİNCİ DERS EY HAYY VE EY KAYYUM HADİSİ ÜZERİNDE BİR TEFEKKÜR! Sayfa/165-166-167-168-169-170-171 . Resulümüz (sav) gününe dua ile başlar ve gününü dua ile bitirirdi. Nebi(sav) :"Ey Hayy, Ey Kayyum! Rahmetinle yardım dilerim. Tüm işlerimi ıslah et ve beni göz açıp kapayıncaya kadar bile nefsime bırakma. Senden başka ilah
Din âlimleri, yemekte dört şeyin farz, dört şeyin sünnet, dört şeyin de edeb olduğunu zikretmişlerdir. Farz olan dört şey şunlardır: 1. Yemeğin mutlaka helâl olması. Helâlinden kazanılmış malla elde edilmiş olması... 2. Bu helâl yemeği, Allah'ın ihsan ettiği sıhhat ve kabiliyet ile kazandığını kabul etmesi... 3. Kendisine lâyık olanın, yediği nimet olduğuna razı olması, şikâyette bulunmaması... 4. Yediği yemeğin verdiği enerji bedeninde bulunduğu müddetçe, Allah'a isyan etmeyeceğine, emirlerini yerine getireceğine karar vermiş bulunmasıdır. Dört sünneti ise şöyle sıralamışlardır: 1. Başlarken el yıkayıp besmele çekmek. 2. Yemeğe devam ederken, bu nimetleri ihsan edeni düşünüp şükür hisleri içinde bulunmak. 3. Bitirince yine el yıkayıp, Allah'a hamd edip duada bulunmak. 4. Sofrada sağ dizi dikip sol dizi yere yatırmak... Sofranın dört edebini de şöyle beyan etmişlerdir: 1. Kendi önünden yemek. 2. Lokmayı küçük alıp başkasını rahatsız etmeyecek şekilde ağzı kapalı çiğnemek. 3. Başkasının ağzındaki lokmaya bakmamak. 4. Şüpheyi çekecek şekilde yemeyi koklamamak, üflemekle yenecek sıcaklıkta ise sıcaklığı geçinceye kadar yememek..
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.