Mert Can Doğan
@bastillemahkumu
İstanbul
94 okur puanı
Mart 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Bana öyle geliyor ki, hepimizin kendine ait bir rüyası, bir görüsü, bireysel bir verme şekli var; ama pek çok sebepten dolayı bunun peşine düşmekten ya da varlığını tanıyıp kabullenmekten dahi korkuyoruz. Halbuki, sahip olduğumuz bu görüyü reddetmek ruhumuzu satmaktır. Almak bir yalanı yaşamak, hakikate sırtımızı dönmektir ve Görüler hakikatin anlık görüntüsüdür: Bariz bir şekilde dışarlıklı hiçbir şey benim iç yaşamımı, Görümü hakiki anlamda besleyemez.
Görüme sırtımı dönüp, vaktimi ve enerjimi Amerikan Rüyası’nın şeylerini almaya harcadığımda ne olur? Ajite olurum, kendi bedenimin içinde rahatsız olurum; çünkü bana ait “Benliği/benliği” terk etmenin verdiği, Görümü terk etmenin verdiği suçluluk duygusu varoluşum için özür dilemeye, kendimi hayata bir yarışmaymış gibi yaklaşarak kanıtlamama ihtiyaç duymaya zorlar beni. İçimde bir kurt gibi onu kemirerek yol alan o belli belirsiz tatminsizlik duygusunu yatıştırmak ve tatmin etmek çabası içinde bir şeyler almaya devam etmeliyim.
Sayfa 13 - AYRINTI YAYINLARIKitabı okudu
Eski düzenin cellâtla birlikte ortadan kaybolacağını zannetmeyin. Gelecekteki toplumun bekasını temsil eden kubbenin sağlamlığı bu rezil anahtar taşının yokluğuna bağlıdır.
Sayfa 37 - Olimpos YayınlarıKitabı okuyor
Gardiyanın yeterli olduğu yerde cellât gerekli değildir.
Sayfa 26 - Olimpos YayınlarıKitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Bazen en azından kadınlar vicdanlı oluyor.
Sayfa 21 - Olimpos YayınlarıKitabı okuyor
İdam sehpasının, devrimlerin yıkmadığı tek yapı olduğunu belirttik. Gerçekten de devrimlerin insan kanına bulaşmadan gerçekleştiği nadirdir ve idam, toplumu budamak için kullandıkları makaslardan biri olduğundan rahatsız olduklarını kesme, kırpma, yontma işlemleri için oldukça işlevlidir.
Sayfa 11 - Olimpos YayınlarıKitabı okuyor
Şu anda okuyor
%25 (40/160)
Bir kitap okudu
128 syf.
8/10 puan verdi
·
65 günde okudu
İnsanlar, iki tarafın birbiriyle çatışma halinde olması durumunda, inancın temelini oluşturan tek gerçeği iki tarafın da bulamayacağını göremiyor olabilir mi?
Sayfa 115 - Ren KitapKitabı okudu
Ve kendime derdim ki, "Tüm inançların özü, hayata ölüm tarafından yok edilemeyecek bir anlam yüklemektir.
Sayfa 103 - Ren KitapKitabı okudu
İnsanlığın hayattaki görevi ruhunu kurtarmaktır. Ruhumuzu kurtarmak için Tanrı'nın yolundan girmeliyiz ve bu yola girmek için de hayati zevkleri reddetmek zorundayız; çalışmalı, acı çekmeli, nazik ve mütevazı olmalıyız.
Sayfa 101 - Ren KitapKitabı okudu
Bu Tanrı arayışının mantığımdan daha çok duygularımdan kaynaklandığını söyleyebilirim, çünkü gerçekten de arayışım kalbimin bir ürünüydü, düşünce sürecimin değil. Bu bir tür korku, yalnızlık, gurbet ve birilerinden yardım beklentisi hissiydi.
Sayfa 94 - Ren KitapKitabı okudu
İnsanlar karanlığı sever ve ışıktan kaçarlar çünkü kötülük yapmışlardır. Kötülük yapanlar ışıktan nefret eder ve ondan uzak dururlar, yaptıkları fenalıklar açığa çıkmasın diye.
Sayfa 89 - Ren KitapKitabı okudu
Kandırılamam. Her şey beyhude. Mutlu kişi henüz doğmamış olandır, ölüm hayattan iyidir, kendimizi hayattan kurtarmamız gerekir.
Sayfa 57 - Ren KitapKitabı okudu
"Dünyadaki her şey -aptallık ve bilgelik, zenginlik ve fakirlik, mutluluk ve keder- beyhude ve boştur. İnsan ölür ve ondan geriye hiçbir şey kalmaz. Ve bunda bir mantık yoktur," der Süleyman.
Sayfa 56 - Ren KitapKitabı okudu
"Bedenin hayatı kötülükten ve yalandan ibarettir. Bu yüzden bu hayatın yok edilmesi bir nimet ve hasret duyulması gereken bir şeydir," der Sokrates.
Sayfa 56 - Ren KitapKitabı okudu
Ve artık kalbim böylesi bir bilgiye ve bilgeliğe sahipti. Ve kalbimi bilgeliği ve delilikle aptallığı anlamaya adadım, bunun da ruhu çürüttüğünü keşfettim. Çünkü bilgelik kederi getirir ve bilgisini artıran kişi acısını da artırır.
Sayfa 51 - Ren KitapKitabı okudu