Değil mi ki yaşam bir yerde ölümle -yani yoklukla- sonuçlanıyor, öyleyse nedir bu didinip durma, bu yedim-içtim, aldım-verdim, benim-senin kavgasının anlamı?
| Yabancı, Albert Camus
İnsanın içindeki adalet duygusunu köreltirsek, insanın insana saygısı kalmaz. İnsanın insana itimadı, hürmeti kalmayınca da bir yerde insanlık çok şey kaybeder, hayat çirkinleşir.
Çağımıza uymak zorundayız palavrasına da hiç mi hiç inanmıyorum. Eğer yaşadığım çağın en yüce ideali köşeyi dönmekse; eğer yaşadığım çağ toplumsal adaletsizlik üstüne kuruluysa; eğer yaşadığım çağ inandığım her şeyi yadsıyorsa; eğer yaşadığım çağa bayağılık ve çirkinlik egemense ben böyle bir çağa neden ayak uydurmak zorunda kalayım?
insan kalabalığını sevmiyorum, işte o kadar! ben kendi halinde bir yaşam sürmeliyim. ıssız yerlerde yaşamalıyım, ama yaşanacak doğru dürüst ıssız bir yer de bilmiyorum.
Maksim gorki