Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
880 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
312 günde okudu
Aceleyle Okunmaması Gereken Bir Derleme
Morgue Sokağı Cinayetleri hikayeleri ve Auguste Dupin karakteri ile polisiye-dedektif kurgusu türünü ilk kez edebiyata kazandıran yazarın yazdığı tüm kısa hikayeleri ve birkaç makale ile günceyi de barındıran bu derleme, hem çevirisi hem de birbirine bağlanan bazı hikayeleri sırayla sunması açısından oldukça başarılı. Poe gotik ve karanlık
Edgar Allan Poe - Bütün Hikayeleri
Edgar Allan Poe - Bütün HikayeleriEdgar Allan Poe · Ren Kitap · 20192,209 okunma
İnsanlık öldü. Belki de hiç yaşamamıştı.
Sayfa 260 - İletişim
Reklam
"Açık söyleyecek olursam, çocuklar velilerinin yanında, evlerinde bile yetim gibi büyüyorlar. Belki de çocukları iyi giydiriyor, yediriyor, sağlıklarına dikkat ediyorlar ama çocuk aklının ve çocuk kalbinin temizliği ve sağlığı hakkında az düşünüyorlar. Gerçekten, şimdi olduklarından daha kötü olmamalarına şaşırmak gerekir."
Sayfa 118Kitabı okudu
BELKİ DE HEPİMİZ, KADERİMİZİN bir şans meleğinin elinde olduğu fikrine teslim olarak kaderci davranabiliriz.
136 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
24 kısa öyküden oluşuyor. Öykülerde ölüm, mezarlık, dünya hevesinin geçiciliği gibi mistik ögeler ön plana çıkmış. Yazarların düşünce dünyaları ve hayal kırıklıkları en çok işlenen tema olmuş. Yazar her türlü tekniği kullanmış. Hiç büyük harf kullanmamak. Mekân daha çok Konya"da geçiyor. Sonlara doğru altı küçürek öyküye yakın metinler yer almış. Yazarın kelime zenginliği göze çarpıyor. Teknolojik kelimelerden tutun, gençliğin kıllandığı dilin kelimeler yer alıyor. En çok da eskiden kullanılıp günümüzde bırakılmış kelimeler kullanılmış. Bir öykünün adı "Rûberû". Ancak bu durum metinlerin sadeliğini bozmamış. Okuyucuyu etkisi altına alan öyküler var. "belki de bazı insanlar yaşlı doğuyorlar. genç olmak yakışmıyor onlara. belki de bazı insanlar genç ölüyorlar. yaşlılık yakışmıyor onlara. ben hangisiyim?"
Behçet Bey Neden Gülümsedi?
Behçet Bey Neden Gülümsedi?Abdullah Harmancı · İz Yayıncılık · 2023223 okunma
Bir odaya ulaşmayan, belki de bitmemiş bir evin çıplak basamaklarıydı yaşanan zaman.
Reklam
“Belki de adalet sadece kanunların, bu tür karakolların, senin gibi anladığını söyleyen ama asla anlamayan insanların uzağında aranabilir.”
Ağaçların kulakları yokmuş gibi görünüyor. Ama kim bilir, belki de büyümek için sessizliğe gereksinimleri var.
Tek bir canlı gibi yaşayan topluluk...
" Onlar için bireysel sınır ya da benlik gibi şeyler yoktu. Kim bilir belki de giderek karıncalar gibi oluyorduk. Tek bir canlı gibi yaşayan topluluk... "
Sayfa 131 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
245 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Erecek bir murat, çıkılacak bir kerevet varsa masallardadır; bu dünyada değil. Bizim semtte hiç değil. (Kitabın ruhunu özetleyecek kısım bu cümlelerdir benim için. ) İstanbul’da bir semt ve o semtte yaşayan insanların birbirlerinin ızdıraplarına şahitlik edişleri… Hüzün, yoksulluk, çaresizlik ve daha bir sürü şey. Yazar, kendi iç sıkıntılarına; belki de acıdan, arabeskten duyduğu hazza kalemiyle şekil veriyor. Kitabı okurken yer yer kulağımda Ceyhun Yılmaz’dan “Müjgan” şiiri yankılandı, devamlı bir sigara yakılıydı arka planda. Türk filmi tadındaydı öyküler, sonu hep mutsuz. Çarpıcı betimlemeler, ifade biçimleri ilgimi çekmiştir hep. Tarık Tufan’da da bunu gördüm. Art arda okunmaktan ziyade aralıklı zaman dilimlerinde okumayı tercih edebilirsiz, böylece kitap sizi boğmamış olur.
Beni Onlara Verme
Beni Onlara VermeTarık Tufan · Profil Yayıncılık · 20174,764 okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.