Maria
Birkaç yıl önce, geçmişe doğru yaptığım zaman yolculuğunun birinde Maria adında genç bir kadınla tanıştım ve ona âşık oldum. O da benim gibi bir zaman yolcusuydu. Zamanlar arasında dolaşarak güzelliğiyle, zekasıyla, parıltısıyla her dönemin sanatçılarına ilham verebilecek özel bir kadındı. Şimdi bulunduğum zamandan, geçmişte çizilmiş en güzel
Ben burada, bir arada yaşamaya yarayan kuralları bilmiyordum. Ve ne kadar çabalarsan çabalayayım, yine de her şeyi yanlış yapıyordum.
Reklam
“Hayır, gerçekten ölmedi; çünkü ben yaşayamazdım ölseydi. Bunu biliyordu. Bu kadar yakınımda olduğunu bilmiyordum ama, sen bir yerde var olursan yaşayabilirim ancak demiştim. Nasıl olursan ol, var olduğunu bilmek bana yeter demiştim.”
Fakat ben aynı şeyleri hissetmiyordum. Benden veya hayattan bir şeyler eksilmişti; hangisi olduğunu bilmiyordum.
Sayfa 48
ne zaman ayırdılar bizi, senle beni, oliver? ve ben niçin bilmiyordum bunu, sen niçin bilmiyordun?
Anneyle Erken Kopan Bağları Tanılayıcı Cümleler 9 - 12
• Annem çok hesapçı, çıkarcı ve manipülatif olabiliyordu. Onun yanında güvende hissetmiyordum. • Annemden korkuyordum. Onu göreceğim zaman ne olacağını hiçbir zaman bilmiyordum. • Annem zayıf, kırılgan, yalnız, muhtaç, nazik ve sevgi doluydu. Ben ondan çok daha güçlüydüm. • Annemle çok yakındık. Göz kulak olduğum küçük bir kız kardeşim gibiydi.
Sola Unitas YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
geçen gün yazar bir kadının söyleşisini dinledim diyor ki: "evlenirken yemek yapmayı bilmiyordum, öğrenmeye çalışıyordum. bu duruma üzüldüğümü gören eşim bana dedi ki ben seninle karnım doysun değil, gönlüm doysun diye evlendim.." çok anlamlı.. anlayışlı bir eş en büyük şans..🌿
Kendi kendini kıskanan salak vol2 LSMSNSŞWŞDMFNMD
"En mutlu olduğun an," diye sorusunu ona yönelttim. "Uzun bir zaman önce çok güzel bir kıza bir dansta eşlik etmiştim," dedi. Kaşlarımı kaldırdım. Tamam, benimle ilgili olacağına epey emindim ve hangi anımızın onun için en mutlu anı olduğunu merak etmiştim aslında. Ama bu beklediğim cevap değildi. Dudaklarım şaşkınlıkla aralık kaldı. Ne tepki vereceğimi bilmiyordum. Önce ne hissettiğimden emin olmalıydım. Garipseme, kesinlikle. Şaşkınlık, zaten. Rahatsızlık? Bir hayli. Mutlu olduğu için ona kızacak değildim ama hoşuma gidecek de değildi. "Ben diyara gelmeden önceki zamanda mı?" diye sordum. Sanki diyara geldikten sonrasıyla ilgili söz hakkım varmış gibi. Bir şeymişiz gibi. Başını sallayarak onayladı. Şaka yapmasını bekliyordum ama yapmıyordu, ciddi ve samimiydi.
Sayfa 193 - Nova-DarenKitabı okuyor
öyle bir içimden geldi
Yalnızlığı seçmedim ben... Gördüğüm yalanlar samimiyetsizlikler sahtekarliklar... Ve daha niceleri bana en güzelini arattı sürekli,adını bilmiyordum önceleri,ama yüreğim onu istiyordu,onu arzuluyordu çünkü bir tek onunla rahatliyordu.. Şimdi çoğu insanın istediği aradığı belki de yaşamaya çalıştığı... O olmasa tadı yoktu bu yaşamın, aldığın nefesin bir anlamı yoktu.. Sonra adını öğrendim ben " İHLAS" diyorlar ona... Bulup yaşayanlarin hatırına, ihlâsla yaşamak dileğiyle...
Islak kirpiklerim yanaklarıma düşerken gözlerimi sertçe ve uzunca kırpıştırdım. "Misha bile beni bıraktı." Masen yüzümü nazikçe ellerinin arasına aldı. "Misha'nın bir sebebi olduğuna eminim" dedi hüzünle. "Çünkü sende hiçbir sorun yok." "Bende birçok sorun var." Göğsümden bir hıçkırık yükseldi ve daha çok ağlamaya başladım. "Hiç arkadaşım yok, Masen." Yoktu. Gerçekten. Okuldaki insanları anlıyordum. Hak ettiğimi almıştım. Sığ istemiş, sığ davranmıştım ve sonunda elimde gelip geçici şeylerden başka bir şey kalmamıştı. Ten'in benden yana olup olmayacağından emin değildim, artık Misha da yoktu. Ne yaptığımı bilmiyordum ama bir şey yapmış olmalıydım çünkü herkesin senden nefret ettiğini fark edince sorun onlarda olmazdı. Sende olurdu. "Bir arkadaşın var" dedi Masen, sert ve kendinden emin bir tonda. "Diğer lanet ezikler seni yavaşlatır. Duydun mu beni?"
Sayfa 237 - Ryen ve MasenKitabı okudu
Reklam
Hatırladım ,sen yoktun ve ben ne yapacağımı bilmiyordum. Bildiğim tek şey en güzel duygumu seninle yaşayıp seni özlüyordum. Özlemekten bahsetmiştik değil mi ? Sen, bunun da ne demek olduğunu biliyorsun. Seni tanımaya başlamak gerçekten eşsiz anlamları olan gurur gibi asillik içeriyor. Oysa sen, özlememek için kaybolmayı tercih ederken, ben bunu dillendirecek cesaretli düşlerimin mutluluğunu yaşıyordum.
71 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Beklediğimden daha zayıf buldum kitabı. Hemen hemen aynı şeyleri tekrar etmiş. Elbette “dokunan” kısımları var ama istediğim derinlikte değildi. Ben birkaç yıldır fark ettim dokunsal bir insan olduğumu. Daha öncesinde bilmiyordum bunu. Tıpkı sevmek gibi, bilmek gibi, dokunmayı da öğreniyor/öğrenmeli insan. Bu yetilerin hiçbiri doğuştan gelmiyor bize. Önemli olan niyetli olmak, öğrenmeye açık olmak. Karakterlerimizin elbette önemi vardır nasıl dokunacağımızda veya dokunamayacağımızda fakat eksikliği bir yıkıma götürebilecek kadar elzem bir mefhum “dokunmak/dokunulmak”…
Dokunmanın Gücü Üzerine
Dokunmanın Gücü ÜzerineWilhelm Schmid · İletişim Yayınları · 2022679 okunma
96 syf.
·
Not rated
"Amok" kelimesinin anlamının bilmiyorsanız - ki ben bilmiyordum:) - konusunu asla tahmin edemeyeceğiniz bir kitap. Zweig delice bir tutkunun hikayesini bolca betimlemelerle aktarmış. Ben sevdim ,bir solukta olunabilir bir kitap.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Ren Kitap · 2017111.4k okunma
sevmenin esareti:)
"belki de ben şimdiye kadar sahiden sevmenin ne olduğunu bilmiyordum.."
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.