Bir varmış, bir yokmuş. Yokluk çokmuş, çokluk yokmuş; develer laf geveler, güveler giysi üfeler, akrep yelkovanı kovalar, deli akıllıyı sopalar, rençber toprağı çapalarken ufuksuz yeryüzünün bilinmeyen bir ülkesinin üç yol kavşağında üç kişi buluşmuşlar.