Bir yazar için, yakın çevresinde bulunan ahmaklar oldukça sinir bozucu olabilir. Eserde yazarın hayatına ilişkin bir ye buldular mı, aaa, hep yaşadıklarını yazmış, derler. Ulan örneğin Oğuz abi de yaşadıklarını yazmış; ama sen onun hayatıni bilmediğin için, hep kurgu sanıyorsun. Dostoyevski abi de yaşadıklarını yazmış; ama șen onun hayatını
Sayfa 278 - İz YayınlarıKitabı okudu
PEYGAMBER ﷺ AŞIKLARI Hendek muharebesi vukubulduğu gün, Medine’nin en sağlam kalelerinden biri olan Hâris oğullarının kalesinde Saad b. Muaz'ın annesi ile beraber bulunan Hazreti Âişe r.a.şöyle anlatıyor: Hicap âyetleri henüz nazil olmamıştı. Şiddetli bir ses duydum, baktığımda; Saad b. Muaz'ı yeğeni Evs oğlu Haris ile beraber olduğu
Reklam
Ruhumdaki sabır, kalbimdeki aşkla kurdum kor dantellerden bu yolu, ormanın altına yeter ki oku onu. Senin gördüğün ağzımın kenarında duran dua, ben ayaklarımın altındaki toprağa, döktüğüm gözyaşına inandım. Öyle uzun ki dünya; katlanmaya, kıvrılmaya, açılıp çarşaf olmaya. Mümkündür yol yapmaya bir ömür, yol almaya. Ah! yine de yolumdaki kederi kimse bilmesin, büyüsün, genişlesin, dolansın ömrümü; kapısı kapalı çoktandır, penceresi dargın. Kim anlayacak bu kor işaretleri? Kimsenin dilinden okunmasın içimde ufalan. Ovada ve dağda saklı bir mavi için düştümdü yola. Benim de yaban bir çığlığım vardı, çok zaman oldu, teslim ettim onu rüzgara. Kışa girdik kıştan çıktık ama değişmiyor insan karınca duası diyorlar ördüğüm yola.
Benim gibi bir yobazı bile medeniyete hasret bıraktınız. Üstelik 'Üç Mesele'yi bilip dururken. Hah. Sifatım gereği, en geri kalmış ben olmalıydım oysa. En sefil, en derbeder ben olmalıydım. Kökleri asla İslam'a ait olmayan; fakat modernleşmeye direnen ilginç bir damar var bu ülkede. Şu modernizasyon hikâyesi, iki yüz yıldır biz
Sayfa 208 - İz YayınlarıKitabı okudu
" her şeyden yürüyerek uzaklaşabilirim! " ağustos 1848 sevgili conferentsraad “siyaset konuşacak fırsatımız olmadı,” diyorsun. hiç şaşırmadım! o kadar kibarsın ki benim kendi başıma uzun uzun nutuklar atma kabalığımı unutuyorsun -gerçi yanında yapılan münzevi yürüyüşte başka türlü de olamazdı- hem ayrıca kulaklarımı açmış dinlerken
Gece gökyüzünde yayılırken, sonunda hep yalnız kalan ve yalnız kalmaktan nefret eden, çünkü baş başa kalmaya hiç katlanamadıkları kişi daima kendileri olan huzursuz insanların hikayelerini oku...
Reklam
Gerçek bir hayat hikâyesi olarak değil, gülüp geçtiğin basit romanlar gibi oku beni. Bir iz kalsın ardımda, ama okunduğu anda unutulacak bir iz. Unutulmayacak bir iz bırakan adamlardan değilim.
Ama, büyüye değil de, gözlerin Uçuruma dalmayı biliyorsa, Oku, beni sevmeyi öğrenirsin
Sayfa 302 - Varlık Yayınları
"Bir serçenin intiharı kadar yorgun günlerden geçip tutundum dallarına. Tüm mezarları gezdim, hiçbiri göğsüm kadar büyük değil. Beni revolverin yedinci kurşunuyla vur ve bela sırrına erelim. Ayna tut yüzüne ve kırk sekiz bin alemi tanı. Sen bana Allah'ın, oku dediği o cehennemsin."
Sayfa 135Kitabı okudu
Gerçek bir hayat hikâyesi olarak değil, gülüp geçtiğin basit romanlar gibi oku beni. Bir iz kalsın ardımda, ama okunduğu anda unutulacak bir iz.
Sayfa 10 - CANKitabı okudu
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.