"Elimizden ne geliyorsa yapalım. Eli kalem tutanlar bu davayı yazsın. Hitabeti güçlü olanlar bu davayı konuşsun. Herkes bir şey yapsın ; ama sakın sessiz kalmayalım Çünkü sessizlik öldürür."
Bir şehrin oluşumu hakkında bilgi veren güzel, yalın bir üslup ile anlatımı ele alınmış bir kitap. Şehirler neden var? Bu şehirleri kim kurdu? Kime şehirli denir? Şehir de doğup büyümek bizi şehirli mi yapar?.. VS gibi düşünce ve duyguları ele almış. Medeniyetin önderliğini yürüten milletin önce ahlâki boyutta kendini yetiştirmesi gerektiğinden bahsetmiş. Ne demiş büyükler illa edeb illa edeb. Ahlakımız güzel olmalı ki gittiğimiz yerleri güzelleştirebilelim.
Üç kimse vardır ki ancak üç durumda tanınırlar: Halim, kızgınlık anında; yiğit, harp meydanında; gerçek kardeş de senin ona ihtiyacın olduğu anda tanınır.
"İlim, çalışarak elde edilir, hilme de kendini zorlayarak ulaşılır. Kim hayrı ararsa, o, kendisine verilir. Kim şerden uzak durmaya çalışırsa ondan korunur."
Belki bu da kâfiydi. Bir insana bir insan herhalde yeterdi. Fakat o da olmayınca? Her şeyin bir hayal, aldatıcı bir rüya, tam bir vehim olduğu meydana çıkınca ne yapılabilirdi?