Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beyza

Mason Locasına üye olan filozoflar, yazarlar ve gazeteciler: Rıza Tevfik, Ömer Rıza Doğrul, Şinasi, Ziya Paşa, Namık Kemal, Ahmed Râsim, Mehmed Emin Yurdakul, Hüseyin Cahid Yalçın, Ziya Gökalp, Ahmed Midhat Efendi, Midhat Cemal Kuntay, Reşat Nuri Güntekin, Enver Ziya Karal. Dikkat edilirse, İttihâdcıların bütün fikir babaları masondurlar.
Reklam
Zaman geçmez. Aslında geçen biziz. Aslında geçen eşyalar, sahip olduğumuzu zannettiğimiz şeyler. Zaman olsa olsa ancak su gibi akar denilir bu durumda.
Ama ya senin var zannettiğin zaman diye bir şey aslında yoksa. Geçen zaman değil sen isen...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aslında her dua kabul olur. Allah; isteyin vereyim buyurduğuna göre zaten vermeyecek olsaydı sana o şeyi istetmeyecektir. Eğer ki o şeyi ellerini kaldırtıp kendisinden istetiyorsa, sana bu isteme iştiyakini ve arzusunu veriyorsa demek ki o istediğin şeyi sana verecek.
Bir Yahudi âlimi olan Einstein, bütün bu meselelerle senelerce uğraştıktan sonra ömrünün sonlarında şunları söylemiştir: "Ben ömrümde uzun müddet, hakikaten bu maddeyle, enerjiyle kuvvetle uğraşıp bir sürü hesaplar yaptım, ama bütün ömrüm boyunca bunların ne olduğunu anlayamadım. Hatta size bir şey söyleyeyim. Acaba biz hesaplar yaparken madde, enerji, kuvvet gibi mefhumları kullanacağımıza bunların yerine başka kavramları kullanmış olsaydık, acaba daha mı kolay hesap yapardık? Bunu da bilemiyorum. Yalnız hissettiğim bir şey var, o da böyle enerji, madde, kuvvet diye birbirinden ayrı üç mefhum olmadığıdır. Ben bu işte bir tevhit hissediyorum. Bu bazen enerji hâline, bazen madde hâline giriyor, bazen de kuvvet hâline giriyor. Bunu hissediyorum ama bir türlü ne olduğunu bulamıyorum."
Reklam
Nefeslerimiz sayılıdır, bunlar Allah yolunda harcanmalıdır. Çünkü ölüm bize çok yakındır.
Güneş doğduğunda nasıl karanlıklar yok oluyorsa dünyamızdaki her türlü baskı, zulüm ve haksızlık da inananların çalışmalarıyla yok olacaktır. İnanıyorsanız en üstünsünüz. Zafer ise elbette inananlarındır ve zafer yakındır. İşte bizim davamız budur. Ne mutlu bu hak davada canla başla koşanlara.
Bütün Müslümanların ilk ve temel vazifesi, Hak-bâtıl mücadelesinde cihat etmektir. Cihat, Hakk'ın hakim olması ve tüm insanlığın huzur ve hürriyete kavuşması için bütün gücümüzle ve hiçbir dünyevi karşılık gözetmeden çalışmaktır. Aziz milletimize, İslam ümmetine ve tüm insanlık âlemine karşı sorumluluklarımızı kuşanmaktır. Yeryüzünde bâtıla karşı Hak ve adaleti hakim kılmak için cihatla görevliyiz.
Bir üniversitede profesör olabilirsiniz, Nobel ödülleri de alabilirsiniz, ama ülkenizin insanı bugün olduğu gibi açsa, sefalet ve zorluklar içerisindeyse, dünyada 300 bin çocuk yoksulluk içinde açlıktan ölüyorsa, sizin Nobel ödülleriniz ne işe yarar?
Rumlar, bir Türk Devlet adamı aynı kapının önünde idam edilmediği müddetçe, kapının açılmayacağına söz vermişler ve bugüne kadar kin kapısını kapalı tutmaya devam etmişlerdir. Bu tarihten sonra, Fener Patrikhanesi, her zaman Müslüman Türk Milletinin aleyhine olan planların yapıldığı bir mekân olmuştur.
Reklam
Nitekim İstanbul'daki Fener Patriki Gregorios tarafından Rus Çarı Aleksandr'a yazılan mektupta aynen şu ifadeler yer almaktadır: "Türkleri maddeten ezmek ve yıkmak mümkün değildir. Çünkü Türkler, sabırlı, mukavemetli, mağrur ve izzet-i nefisli insanlardır. Bu hasletleri, dinlerine bağlılıklarından ve kadere rıza göstermelerinden, anânelerinin kuvvetinden ve âmirlerine itaat duygusundan ileri gelmektedir. Bu sebeple, Türklerde evvela itaat duygusunu kırmak ve manevi bağlanı koparmak, dini metanetlerini zaafa uğratmak gerekir. Mânevîyatları sarsıldığı gün, Türkleri zaferlere götüren asıl kudretlerinden sıyıracak ve onlan maddi kuvvetlerle yenmek mümkün olacaktır. Osmanlı Devleti'ni tasfiye için mücerret olarak harp meydanlanındaki zaferler kafi değildir. Yapılacak olan, Türkler'e bir şey hissettirmeden bu tahribi tamamlamaktır."
Kısaca Osmanlı Devleti, II. Mahmûd döneminde kendi yürüyüşünü terk etti; ama başkasının yürüyüşünü de öğrenemedi.
Zira her musibet bir cinâyetin neticesidir.
Fakat başkalarının gençlik dediği şey benden çoktan geçmişti zaten.
Kalkın! Çünkü tüm çıkış yolları Allah'ın elindedir. Tüm çözüm önerileri Allah'ın kitabındadır. Tüm mağlubiyetlere uzaklık ancak Allah'a yakınlıkladır. Tüm tuzaklardan kurtuluş ancak Allah'ın izniyledir.
Sayfa 147Kitabı okudu
139 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.