''Ne mümkün zulüm ile bidat ile hürriyet,
Çalış, idraki kaldır muktedirsen ademiyetten.''
... hürriyet düşüncesi zulümle, adaletsizlikle, baskıyla kesinlikle ortadan kaldırılamazdı.
Ne gam pür-i ateş-i hevl olsa gavga-yi hürriyet,
Kaçar mı mert olan bir can için meydan-ı gayretten?
Kedendi can-güdaz-ı ejderi olsa celladın,
Müreccahtır yine bin kere zencir-i esaretten.
Felek bin türlü esbab-ı cefasını toplasın gelsin,
Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten,
Ne mümkün zulm ile bidat ile imha-yi hürriyet,
Çalış idraki kaldır muktedirsen ademiyetten,
Ne efsunkar imişsin ah didar-i hürriyet,
Esir-i aşkın olduk, gerçi kurtulduk esaretten.
Kilab-i zulme kaldı gezdiğin nazende sahralar,
Uyan ey yareli şir-i jidan bu hab-i gafletten
Her şey bidat kavramı içinde değerlendiren bir düşünce, kültürden arındırılmış saf bir din peşinde olmuştur ki bu da mümkün değildir.
Batıl Tevile Bir Örnek
Bunlar, "Allah arş üzerinde istiva etmiştir." (Taha, 5) ayetindeki "istiva" fiilinin anlamının "ıslah etmek, üstün gelmek” anlamına geldiği şeklinde batıl bir tevil de bulunmaktadırlar.
Bunlar, insanların ittifak ettikleri görüşlerin nere sindeler? Niçin selefin ittifak ettiği konularda muhalefet ediyorlar? Bu şüpheleri ve sapıklıkları, Müslümanlar arasında özellikle, genel olarak çoğunluğun duymadığı bu karışıklıkların boşa çıktığı bir asırda niçin yayıyorlar?
"Istiva" konusunda dört mezhebin imamlarina müracaat ettiğimizde hepsinin, "Oturmak/istiva', Kur'an'da zikredildiği gibidir, keyfiyeti bizce bilinmemektedir. 'Ona iman ettik' demek vacip olup, onun hakkında soru sormak bidat ve zındıklıktır." görüşünde ittifak hâlinde olduklarını görüyoruz.
Ibni Vehb rivayet ediyor:
"Ey Ebu Abdullah, 'Allah arş üzerinde istiva etmiştir.' ayetindeki 'istiva' fiilinin izahı nasıl olmaktadır?" diye sordu.
Malik hiçbir şey söylemeden bir taş alıp adama attı ve "Allah arşa istiva etmiştir." ayetinde, "istiva" Allah'ın vasfettiği gibidir. Bunun nasıl olduğu söylenemez, sen bidatçisin." dedi. Daha sonra adamı oradan çıkardılar.
Oturmak/istiva şeklinde ifade kullanması yanlıştır. Sadece istiva olarak ifade etmeli aksi taktirde mana şöyle olur Allah arşa oturmuştur ama keyfiyeti meçhuldür...
Şafii, "Dinde olmayan şeylerin sonradan ortaya atılması iki türlü olur: Bir kısım bidatler vardır ki, kitap, sünnet, eser ve icmaya muhalefet eder ki, bu sapık bidattir. Ikincisi ise bunların hiçbirine muhalefet etmeyen bidattir ki, bu da kötülenmeyen bidattır (bidatı hase ne)." der.
Izz bin Abdüsselam, bu tarife dayanarak bidati kı
Dinde bidat (dinde olmayan bir şeyi ortaya atmak)
Enes bin Malik rivayet ediyor: "Allah, bidatçinin bidatini terkedene kadar tövbesini kabul etmez."
Ebubekir halife seçildiğinde şöyle bir konuşma yapar: "Ben de sizin gibi bir insanım. Allah Muhammed (sav)'i âlemlere rahmet olarak seçmiştir ve onu her türlü bela ve musibetten korumuştur. Ben ancak ona tabi olurum, ben bidatçi değilim. Eğer doğru yolda olursam bana uyunuz. Eğer haddi aşarsam beni düzeltiniz."
İbni Mesud: "Sünnete uyunuz, bidatçi olmayınız. Bu sizi korur." der.
Ibni Ömer şöyle der: "İnsanların hoşuna gitse de, insanlar güzel görselerde her bidat sapıklıktır."
Imam Malik şöyle der: "Kim Islam'da olmayan bir şeyi ortaya çıkarırsa ve onuda güzel görürse Muhammed'in risalete hiyanet ettiğini iddia etmiş olur. Çünkü Allah şöyle buyuruyor: "Bugün, size dininizi bütünledim, üzerinize olan nimetimi tamamladım, din olarak sizin için Islam'ı seçtim." (Maide, 3)