Ç
GAZİANTEP ESKİ CUMHURİYET BAŞSAVCISI SAYIN ÜNAL ARIK'TAN ÖNEMLİ BİR TESPİT. Aziz dostlarım, Size bir hatıramı ve tespitimi anlatayım. Dünyanın bazı büyük ülkelerinde ve büyük kentlerinde,bir elin parmak sayısı kadar 5 yıldızlı otellerde kaldım. İstisnasız bütün bu otellerin hepsinin odalarında yatak başı komodin çekmecesinde bir tane
Bizi yok edecekler şunlardır:
İlkesiz siyaset, vicdanı bir kenara bırakan eğlence, çalışmadan zenginlik, bilgili ama karaktersiz insanlar, ahlaktan yoksun iş dünyası ve insan sevgisini göz ardı etmiş bilim.
Mahatma Gandhi
Mahatma Gandhi
Reklam
Dinci ve bilimcileri sahneden alalım!
Bilimin bir problemi çözme aşamaları üç tanedir. Önce şey muayene edilir, muayenenin sonucunda olağanüstü olan durum tespit edilir. Tespit edildikten sonra sıra tedaviye gelir. Tedavinin ardında ise başarının teyit olarak ikinci bir muayene vardır. Bu muayene sayesinde olağandışı olarak tanımlanan illetten (hastalıktan) kurtulunup kurtulunmadığı
Bizi yok edecekler şunlardır: İlkesiz siyaset, vicdanı bir kenara bırakan eğlence, çalışmadan zenginlik, bilgili ama karaktersiz insanlar, ahlaktan yoksun iş dünyası ve insan sevgisini göz ardı etmiş bilim. Mahatma GANDİ
Felsefeyle siyasetle ve ekonomiyle ilgilenen kişiler ö kadar bahtsız insanlar ki diğer bilim ve sanatla uğraşanların maruz kalmadığı davranışlara maruz kalır. Çünkü diğer bilimlerde ve sanatlarda insan bir konuyla ilgili bir şey bilip bilmediğini daha kolay farkedebilir ve kendini frenleyebilir. İş soyutlaşmaya başladıkça insanın bunu farketmesi daha da zorlaşıyor. Mesela tarih ile ilgili konuşulacağı zaman, Malazgirt savaşının kimle kim arasında olduğunu, nerede olduğunu tarihini vs. ya bilir ya bilmez, ona görede karşı tarafın bilgisine saygı gösterir. Fakat iş felsefeye, siyasete gelince yani bilim ve sanat soyutlaşmaya başladıkça insan ahmaklaşmaya başlar. Çünkü kişi felsefik bir sorunu düşünebiliyordur ve onun hakkında fikir yürütebiliyordur, bu dallarda kişinin bilgisizliğini farketmesi daha zordur, çünkü yapabildiğini zannettiği bir şeyler vardır. Mesela iyi ve kötü kavramları üzerinde konuşurken, felsefede önceki filozoflar bu konuda neler söylendiğini bilmeden, bir argüman nasıl çürütülür ya da nasıl bir argüman oluşturulur bunun eğitimini almadan, mutlaka bir fikri öne sürebilir. Çünkü bunu yapabiliyordur. Basit bir şekilde ifadesi budur, bu durumun. "Çünkü yapabiliyordur." söylediği argümanın kalitesi ve yöntemi mühim değildir, çünkü mühim olduğunu bilmiyordur. Bunu da çoğu zaman anlatamazsın karşı tarafa, çünkü tekrar ediyorum "yapabiliyordur". Ah ah Türkçe'de hep anlatırlardı -e bilmek eki diye, hiç bahsetmediler -e bilmenin insanda ne gibi ahmaklıklara yol açtığını.
Kıssadan Hisse Pay
Bir bilim adamı pirelerle deney yapıyor. Pireye "Sıçra" diyor. Pire sıçrıyor Pirenin kanatlarını koparıyor ve "Sıçra" diyor, pire yine sıçrıyor!.. Raporunu şöyle yazıyor; "Pire kanatlarını kopmuş olarak zıpladı." Başka bir deneyde ise pirenin ayaklarını koparıyor ve "Sıçra" diyor,pire zıplayamayınca 2. raporu şöyle yazıyor; "Pirenin ayakları kopunca kulakları duymuyor."
Reklam
Giordano Bruno
Ne gördüğüm hakikati gizlemekten hoşlanırım, ne de bunu açıkça ifade etmekten korkarım. Aydınlık ve karanlık arasındaki, bilim ve cehalet arasındaki savaşa her yerde katıldım. Bundan dolayı her yerde zorlukla karşılaştım ve cehaletin babaları olan resmi akademisyenlerin yanı sıra kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde hedef olarak yaşadım. Ölümümü bildirirken siz benden daha çok korkuyorsunuz.
Kötülüğün Aleniliği: Uygarlığın Abus Çehresi Entelektüel ihanetin, Batı’nın insan hakları savunusunun tamamıyla anlamsız bir hâle evrilmesinin, her dakika canlı yayınlarla ortaya konan çocuk ölümleriyle ve sivillerle dolu hastanelerin, okulların ve mabetlerin dahi en ufak tereddüde mahal vermeden, ‘ama’sız bir şekilde bombalanmasıyla ortaya
"İyiliğin ve dürüstlüğün yitirildiği bir ortamda, gerçek sanat ve fazilet gelişemez. Pisagor teoremini ezberlemekle, kimse insan olmayı öğrenmemiştir. Bir insana gelişimi için nefes kadar vazgeçilmez şekilde lazım olan şey, önce yüksek insani değerlerdir. Diğer her şey ondan sonra gelir. Sağlam ahlakın olmadığı yerde, bilim de yozlaşır."
Bedri Ruhselman
Bedri Ruhselman
Ne Okuyalım?
Türkiye’de yaşayan, Türkiye’den İslâm dünyasını seyreden ve Türkiye’yi önemseyen her Müslümanın, diğer okumalarının yanında, kendisini bilhassa şu beş türde, ömrü boyunca disiplinli, ısrarlı ve istikrarlı bir okuma programıyla beslemesi gerektiği kanaatindeyim. * İslâm’a dair temel okumalar İçinde yaşadığımız coğrafyanın dinamiklerini, İslâm’ı
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.