Bulgakovun usta ve margarita ile bir genç doktorun hikayesi kitaplarını okudum. Usta ve margaritada ki gibi eleştirel ,düşündüren ve yer yer güldürürken , yer yer hüzünlendiren , enfes bir hayalgücünün dışa vurumu bir başka kitabı olmuş. İnsan ne yaratırsa bencilce yozlaşıyor mu? dinden, siyasal düşüncelerden , yönetim şekillerinden kısaca insanin oluşturduğu pek çok şey ki; çıkar ve menfaatin içinde olduğu yapılarda bunu gòrmemizi yada anlamamız , üzerinde düşünmemiz için yazılmış..
İşte Bulgakov dönemi Sovyetlerin baskıcı rejimi veya genişletirsek tüm baskıcı rejimleri , bilim kurgu tarzında bile eleştirmiş.Belkide doğrudan eleştirememiş , yaşadığı baskının etkisiyle.
Burada modern prometheus olan frankenstein benzeri ayrıca Kafkanın kitabının tersine dönüşümüde görebiliyoruz yinede bencil yaratıcının bencilliğin bile ötesinde ahlaksız,aşşağılık yaratılanı nasıl oluşmakta? Hatta daha da ileri gidersem , kim yarattı? bilemiyorum gündelik hayatımızda pek çok Şivkova rastlayabiliyorum, yönetenlerden proleterlere kadar.
Klasiklere nazaran kolay okunabilen , kolay anlaşılır bir kitap olmuş. Burada insanın hem ne kadar özel,üretken, yaratacı vasıflarınıda görebilirken hemde ne kadar aşşağılık olabileceğini kitap bize konusu ile anlatmaktadır. Bulgakov , Leonid Andreyev, Saramago, Marquezler gibi niceleri olmasa bu taşlamalarla , sorgulamanın keyfini nasıl alabilirdik? İyi okumalar dilerim.