"Şu canına yandığımın dünyası," dedi. Ucu ortası belli değil! Doğru dürüst bir hayatım olmadı ki. Bundan sonra olur mu, bilinmez...
İşidin ey yarenler Aşk bir güneşe benzer Aşık olmayan gönül Misal-i taşa benzer.
Reklam
Zaman zaman iman ve aklın ısrarla, alternatif kavramlar olduğunun ileri sürülmesi, sebepsiz değildir. Böyle olunca inanan bir kimse, kendisine inanç unsuru olarak gösterilen şeylerin öyle olup olmadığını araştırmak ihtiyacı hissetmeyecektir. "Bu bir iman meselesidir, buna böyle iman etmeniz gerekir,bunu akılla anlamanız mümkün değildir." dendiği zaman, bütün iş bitmiş olmaktadır.
Saraybosna, 1992-1996 arasında, tam 1425 gün boyunca kuşatma altında tutulmuştu. "Modern dünya" nın tam da böyle bir yer olduğundan habersizce, "Bu nasıl olabildi?" diye merak edenler, 2020'nin Suriye'sine veya Doğu Türkistan'ına bakabilir. Mahiyet itibariyle, değişen bir şey yok zira.
Mən indi başa düşdüm ki, o, nə üçün bütün axşamları çıxıb keşikçi təpəsində oturur, nə üçün gecələr çayın qırağında tək qalır, nə üçün başqalarının eşidə bilmədiyi səslərə həmişə qulaq asır və nə üçün bəzən birdən-birə gözləri parıldayır, adətən, səksəkəli qaşları niyə yuxarı dartılır. O, qəlbən vurğun adamdır. Həm də hiss edirdim ki, o, sadəcə olaraq, başqa bir adama vurulmamışdır. Onun məhəbbəti başqa, böyük məhəbbət idi. Bu, həyata, torpağa məhəbbət idi. Bəli, o, bu məhəbbəti özündə, öz mahnısında gizlətmiş, onunla yaşayırdı..
Yoksa burada temiz kalmak imkansız mı? Namuslu bir adam, giderek kendisini de sezemeden namussuzlaşır mı?''
Sayfa 135 - Ketebe YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Ama bugün bile oraları dolaşanlara, bu çorak dağların havasında, binlerce ve binlerce şehitlerin son nefesleri hâlâ duyuluyormuş gibi gelir. Ve geceleri dağlarda dolaşan çobanlarla, dağ yollarından geçen yolcular; mesela Duatepe üzerine, zaman zaman gökten nur yağdığını anlatırlar. İnanırsınız. Çünkü her bastığınız toprak parçası bir şehit mezarıdır.
Sayfa 452 - Remzi Kitabevi, 1987Kitabı okuyor
Her çocuk bir sanatçıdır, sorun büyüdüğümüzde nasıl sanatçı kalabileceğimizdir.
Pablo Picasso
Pablo Picasso
Biz Ruslara en ağır gelen Yahudi doğasına özgü olan kendini beğenmişlik, kibirdir.
Sayfa 747 - Yapı Kredi Yayınları
Cicero ömrün uzun ya da kısa olması arasında bir fark görmüyor, "Bir ömür, kısa da olsa iyi ve şerefli bir tarzda yaşamaya yetecek kadar uzundur," diyordu.
Reklam
"Kara sevda demek, siyah bir mühür demektir. Sevdaya düşenlerin kalbinde mutlaka bir mühür vardır."
Bir çiçeği mi seversin,yoksa açmak için verdiği savaşı mı?
"Kekeme bir dil, kırık kirpikler, gözyaşıyla çizik çizik bir yüz, sevinç bozgunları, mevsimsiz rengi aşkın, sırsız aynalara düşmüş umut, kendinden bile incinen bir duyarlılık, yaralı gülüşler, hiçbir şeyi kurtaramamış içtenlik, pişmanlığa dönmüş yanlışlar, bekleye bekleye günü geçmiş duygular, yerleri bir yara gibi sızlayan dokunuşlar..."
Sayfa 97 - Kırmızıkedi
Bollingen'in sessizliğinde, seksen yıla yaklaşan deneyimimle kendimi gözlemliyorum ve kendime verebileceğim açık bir cevap bulamadığımı itiraf etmeliyim. Kendimden her zaman olduğu kadar şüphe duyuyorum ve kendimden ne kadar şüphe duyarsam o kadar kesin bir şey söylemeye çalışıyorum. Kişi, kendine aşina oldukça sanki daha da yabancılaşıyor!
Sayfa 239
Resim