Nihayet kitaplar yazıldı. Gelenekler yaprakların altında görünmeyen ağaç gövdeleri gibi altında kayboldukları sembolleri doğurmuşlardı.İnsanların inançla bağlandıkları tüm bu semboller giderek büyüyor, çoğalıyor, karmaşıklaşıyor, kendilerini kapsayamayan ve basit, çıplak, yere uzanmış görünümleriyle ilkel geleneği yansıtan ilk yapıların dışına
Sayfa 188 - 189, 12. Basım, Haziran 2019
Elian'la ben çok farklı değiliz.İki ayrı krallığın beraberinde gelen ve her ikimizin de katlanmakta sorun yaşadığı sorumluluklar var.Onunki,tek bir toprağa ve hayata mecbur eden prangalar.Benimki,annemin ölüm saçan mirasının sınırları içine hapsolmak.Ve ikimizi de çağıran okyanus.Bir özgürlük ve hasret şarkısı.
Sayfa 272
Reklam
… Bir iç denize kıyısı olmalı mutlaka insanın. Etrafında korunaklı ulu bir orman. Denizde balık ormanda kuşlar. Durup durup söylediği bir şarkısı olmalı insanın, biraz aşk'tan yana, biraz özgürlük, çokça umut..
Sayfa 123 - sonçağKitabı okudu
Sedef'in evvelce de bahsettiği Amerika'da doktora yapma konusu Alper'e hem cazip hem ürkütücü geliyordu. Boğaziçi'ne başvururken kabul alacağına dair hiç umudu olmadığından, şimdi orada öğrenci olmayı başarınca kendini yeterince gerçekleştirmiş hissediyor, Amerika'nın olanakları güzel hayaller kurdursa da bu hayallerin hakikat duvarı ile çarpışıp tuzla buz olacağına inanıyordu. Hangi gerçeklik hayali kırmazdı ki? Bir yandan gitgide boğucu bir hal alan politik atmosferin, hükümetin yaşam tarzına müdahale girişimlerinin onlar gibileri belirli mahallelere sıkışmaya hatta ülkeyi terk etmeye mecbur kıldığını kabul ediyor, lakin bir yandan da bu kaçışların çözüm olmadığını düşünüyordu. Ne yapacağına karar vermenin zorluğu ile yüzleştikçe de konformist bir yaklaşımla aslında hayatının yolunda olduğunu, ülkenin de bu günleri atlatacağını kuruyordu. "Biraz daha dayanırsak... Böyle gitmez..." diye düşünüyor, hatta iktidar değiştiğinde, tarih derslerinde bolca işittiği, okuduğu 2. Meşrutiyet, Cumhuriyet'in ilanı, 68 ya da bizzat şahit olduğu Gezi gibi özgürlük ve liberalizm deşarjlanna doyacağını hayal ediyordu. Gidenler de koşarak geri dönecekti o zaman.
Sayfa 186 - Sözler: Ağıtlar işlemiyor öyle bir kara büyüKitabı okudu
RAHAT YAŞAMANIN ŞARKISI 1 Büyük adamları anlatırlar ya: Aç acına kitapla yaşarlarmış, varlık bilmezler, yokluk çekerlermiş... Boş ver arkadaşım, bunlar palavra! Uzak olsun benden istemem aman! Böylesi kel başa şimşir tarak. Karnın doymaz havaya bakarak. Buna katlananın hali yaman. Özgürlük neymiş? Külahıma anlat! Cebi dolu olan yaşar
Yürüyelim Arkadaşlar
"...karargahını seksen km.içerideki Havza'ya taşıdı.Yolculuk sırasında araba birkaç kez bozuldu. En sonunda Mustafa Kemal arabadan indi ve iki arkadaşıyla birlikte yola yaya olarak devam etti...Çevrelerindeki özgürlük havasına uyan subaylar bir şarkı mırıldanmaya başlamışlardı.....İsveç şarkısı. "Yürüyelim ,arkadaşlar! Sesimizi yer, gök,su dinlesin, sert adımlarla her yer inlesin,inlesin!"
Sayfa 249 - Bu şarkı....Cumhuriyet çocuklarının okul marşı olarak kutsal bir emanet gibi saklanacaktı.....Kitabı okudu
Reklam
138 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.