Muhafazakâr ve İslâmcı kategoriye dâhil edildiklerini varsaydığımız insanlarımıza bir sorum olacak: "...birbirinizi sevmedikçe imân etmiş sayılmazsınız" cümlesiyle biten Peygamber sözü bağlamında, modern/çağdaş ulamını yakıştırdığımız insanlarımıza karşı hırçınlık, sizce caiz mi?
400 syf.
·
Not rated
Meçhullerin Kahramanı Olan İnsanlar
Genel olarak kitabın bende bıraktığı tesirler üzerinde duracağımı belirterek incelememe başlıyorum. Biz İnsanlar, Peyami Safa'dan okuduğum 5. kitap olarak, rafımda okuduğum kitaplar arasında bugün yer almış bulunmakta. Yalnızız romanının başlangıcındaki durağanlığın aksine bu romanının her sayfası hızla koşuyordu. Bu koşuşa ben de dahil
Biz İnsanlar
Biz İnsanlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20212,944 okunma
Reklam
Deveye Demişler ki… Bir bozuk düzen içindeyiz. Hepimiz yakınıyoruz. Hangi, aklı azıcık bir şeye erenle konuşsan, bir dert kumkuması. Vah memleketin hali, ah memleketin hali. Bu gidiş ne olacak sorusunu biribirine sormayan yok. Ama hiçbir kimse, bu yakınanlar, ah vah edenlerden hiç kimse de durumumuzu düzeltmek için parmağını kımıldatmıyor. Lafın kolayındayız. Uyuşmuşuz. Hiçbir iş karşısında sorum kabul etmiyoruz. Bin dereden su getirip herkes kendisini temize çıkarıyor. Hakları var yok, o başka iş. Ama memlekette hangi dalı tutsan eline geliyor. Var olan bu. Herkes umudunu kesmiş gibi. Biribirine kimsenin güveni yok. Bütün umutsuzlukların, ahü vahların üstünde gene de bir şeyler, bazı yönlerde bir şeyler yapmak zorundayız. Parmağımızı kımıldatmak zorundayız. Uyanmak, bazı meselelerimizin üstüne dostça eğilmek zorundayız. Öyle meselelerimiz var ki, onları savsaklamak bize çoğa malolacak. Bir ölüm dirim işi. Var olmak, ya da olmamak. insanokur.org/yasar-kemal-dev...
Alkol ve sigara kullanan ve diğer türlü zararlı madde kullanan annelere bir sorum olacak. Ben mi yanlışım yoksa sizler mi sadece alışkanlık diye çocuklarınızı hakkı olan bir bebek için en mühim olan anne sütünden mahrum bırakıyorsunuz. Hadi bir bebeği kendi kanınızı canınızı düşünmediniz diyelim peki Allah’ın size bir damlasını sırf alışkanlıklarınızdan dolayı evladınıza içirmediğiniz sütünüzün hesabını soracağını düşünmediniz, düşünmüyorsunuz. ***Anne adayları ve anne olmak isteyen hanımlar bebeğinizin sağlığı ve hakkı olan anne sütü için alışkanlıklarınızdan vazgeçin***
Sahip olmak ya da olmak 3
Sahip olmak" şeylere, nesnelere ilişkindir ve bunları görüp, tutmak ve de tanımlamak kolaydır. "Olmak" ise, yaşantılara ve bazı içsel süreçlere dayandığı için, dile gelmesi, tanımlanması- zor ve hatta imkânsızdır. Kişilik dediğimiz, dışa vuran yanları- mızı, yani taşıdığımız maskeleri tanımlamak mümkündür. Çün- kü bu, dışlaşmış bir
P. R.- Aslında benim sorum, yaşanmış deneyimin de laboratuvar deneyi anlamında deneyimle aynı biçimde modellenip modellenemeyeceği. Dünyadaki yerim, kendim, bedenim ve diğer bedenler vb. hakkındaki kavrayışım, hasara uğramadan modellenmeye yatkın mı? Epistemolojik hasara demek istiyorum, yani anlam yitimine uğramadan... Modelleme sizin alanınızda gerçekten yapıcı bir yöntem, aynı zamanda yine çok kurmaca bir alan olan deneysel psikoloji alanında da. Fakat benim problemim, bırakın nörolojiyi psikolojinin bile yaşanmış deneyim ve onun inanılmaz zenginliğiyle ilişkisinde ikircimli bir konumda olup olmadığı. Sinir bilimlerinin ahlakla (maneviyatla) ilişkisini ele aldığımız zaman, insanı ahlaklılığa yönelten "biyolojik" öneğilimleri de konu edineceğiz. Fakat bu yaşanan biyoloji ille de sizin kastettiğiniz biyoloji olacak diye bir şey yoktur, ayrıca tümel deneyime dahil olan manevi boyut da unutulmamalıdır. Modelleme, bilimsel bilgi düzeyinde sadece ve salt yapıcı olduğu halde, ruhsal olanın anlaşılması düzeyinde yoksullaştırıcı olmayacak mıdır?
Sayfa 76 - MetisKitabı okudu
Reklam
607 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.