"AH DOKTOR!!! NEVRİM DÖNÜYOR, DÜNYA DÖNMÜYOR!!"
Tıkır tıkır, tıkır tıkır... Tahta beşik sallar gibi. Bir, iki, üç, dört, beş.. On ikiye kadar. Sonra bir dakika susuyor, yeniden başlıyor.
Ah o hidrofor yok mu?! Delireceğim uykusuzluktan...
..............
Bahçeli, iki katlı, müstakil bir evde doğdum ben. Babamın kendi elleriyle
Günaydın. Birbiriyle konuşan fakat birbirini anlamayan insanların çağındayız. Kemal Sayar, "Herkes konuşuyor ama pek az insan dinliyor. Çok konuşmak, beraberinde sağırlığı getiriyor." derken haklıdır da. Dinlemek gerek sevgili okur(lar). Şu zamanda tek ihtiyacımız dinlemeyi öğrenmek.🌹🕊
Günaydın. Bir şeylerin yokluğunu bilmeden varlığını, nahoşluğunu bilmeden hoşluğunu idrak edemiyor insan. Kim bilir, yaşanan bazı meseleler değerini anlamamız içindir bir şeylerin. Makbule Aras, "Ne garip, insan da meyve misali, en olgunluğa ulaştığında toprağa düşüyor, hamken de kekre bir tat bırakıyor ağızda. Belki de o kekre tat var olduğu için olgun meyvenin tadını beğeniyoruz." der ve ekler: "Zıddıyla anlam kazanıyor her şey." Yokluğun da nahoşluğun da kıymeti buymuş sevgili okur. Var olun.
Günaydın. İnsan bazen geçmişi özlüyor. Eskiden, aşağı yukarı kırklı yaşlarda başlardı bu garip hasret, şimdi yirmili yaşlarımızda çocuk olmak istiyoruz. Ne hâle geldik biz ne hâle geldi dünya. Burak Aksak, "Büyüdükçe gökyüzüne bakmayı da bırakıyor insan." diyor ya, aynı hissi taşıyoruz sevgili okur. Yaşlanıyoruz. Var olun.
Günaydın. İnsanın özleyeni, bir ses edeni olmadı mı ne fena. Aruoba'nın şu sözünü hatırlayın: "Özlem, işitilmek istenen bir sestir. Karanlıkta yağan yağmur gibi…" Ses edeniniz çok olsun.🌹🤗
Yiyeceği bir dilim ekmeğe, içeceği bir yudum suya, toprağa götüreceği bir metre beze inanan ve öyle yaşamaya gayret eden; sadeliğe, iyiye, güzele, başkalarının hislerine ve haklarına dikkat edenlere günaydın. Günaydın küçük hayatların berrak insanları.
Günaydın. Yıllar nasıl da geçiyor. İnsan geriye dönüp şöyle bir bakınca ekseriyetle hüzünleniyor. Yaşanmışlıklar değil de yaşanamayanlar yok mu... Çamlıbel başka bir şiirinde, "Ey gençlik, bir daha dön saçımın aklarına!.." diyor. Zaman acımıyor sevgili okur.(lar( Yaşamak gerek, hemen, şimdi. Var olun.🌹🕊
Günaydın. Her şey olur. İnsan bu. Mühim olan her zaman bir çaresini bulabilmek. Önderoğlu, "Yeryüzü Yorgunları"nda, "Issız yerlerde kendin için bir evren ol." der. Başka türlüsü değmiyor sevgili okur(lar). Var olun.🌹
Günaydın. Bu asır canımızı fena hâlde sıkıyor. Umudumuz azaldıkça Siddhartha'yı hatırlıyoruz: "Güzeldi dünya, renkliydi, garip ve gizemliydi! Burada mavi, şurada sarı, orada yeşildi." Her şeye rağmen güzellikler yaşıyor. Yorulacağız ama uyumayacağız.🤗🌹
Günaydın. Bazen öyle meselelere dalıyoruz ki, sonunda hiç değmediğini fark ediyoruz. Kaybolan zaman kendini nasıl da unutturuyor. Faruk Duman, "İnsan kendi zamanını elinden bir kere kaçırmaya görsün, o kayıp zamanın izinde yaşamının hiç bitmeyecekmiş gibi gözünün önünden akıp gittiğini duyumsar." der. Zamanı kaçırmamalı sevgili okur(lar). Var olun.🌹🕊
Günaydın. Pişmanlık fena. Bunun bir yasa dönüşmesi daha da fena. İnsan buna bir kere düştü mü... Kaya'nın aynı kitabında geçer: "Uzun yıllar kendimin yasını tuttum. Olabileceğim hâlde olmadığım insanın, yapabileceğim hâlde yapmadığım şeylerin yasını." Aman, sevgili okur. Hayatta yeni bir sayfaya her zaman yer vardır. Var olun.
Günaydın. Bunca fenalığın içinde en büyük dert en büyük bela yine bir başkasıdır. Üzerimize yıkılan binaları da insan yapmıştır, çocukları öldüren silahları da. İnsan!.. Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nde geçer: "Şu hakikati kendi hayatım bana öğretti: İnsanoğlu insanoğlunun cehennemidir. Bizi öldürecek belki yüzlerce hastalık, yüzlerce vaziyet vardır. Fakat başkasının yerini hiçbiri alamaz." Uzak durmalı, sevgili okur. Cehennem gönüllü insanlardan uzak durmalı. Var olun.
Günaydın. Ne kadar da meraklıyız fani şeylere kıymet vermeye. Öğrenmeye de niyetimiz yok gibi! Mark Twain, "İnsanın gerçek değeri yüreğinde yatar." der. İnsan dediğin yüreğidir sevgili okur(lar). Hepsi bu. Var olun.🌹🕊