Ahlaki yargıları belirleyen şey, insanların sosyal ve anti sosyal dürtüleri olabilir, bazen de kıskançlıkları ya da hasetleri, kibirleri ya da gururları olabilir. Ancak en önemli faktörlerden biri, kişilerin arzuları ve korkularıdır, yani meşru ve gayri meşru bireysel çıkarlarıdır.
Sayfa 12 - Kapra Yayıncılık
Kişisel Hataların Toplumsal Etkileri
Ashâb-ı Kirâm'dan Numan bin Beşir radıyallahu anh, Müslümanlara minberden su nasihatte bulunmuştur: "Ey insanlar! Aranızdaki sefih kişilerin kötülüklerine engel olun. Ben, Resulullah Efendimiz (sav)'dan söyle duydum: 'Bir düşünün! Denizde yolculuk eden bir gemide insanlar, geminin odalarını paylaşır ve herkese bir mekân düşer. Geminin en alt katındakilerden birisi, eline bir balta alır ve geminin tabanını delmeye koyulur. Diğer yolcular bu kişiye, 'Ne yapıyorsun?' diye sorduklarında; o, 'Burası bana ait, burada istediğimi yaparım,' der. Eğer gemidekiler, bu kişinin ellerini tutarak ona engel olurlarsa hem kendileri hem de o kişi kurtulur. Ancak kimse ona engel olmazsa gemi batar ve hem gemidekiler hem de o kişi boğulur." Bazı hatalar/günahlar vardır ki zararları toplumsaldır. Bunlar, yalnızca günahı işleyenlerle veya başlatanlarla sınırlı kalmaz. Fitne ve kargaşa sebebiyle geniş kitlelere sıkıntı ve musibet olarak döner; kurunun yanında yaşı da yakar. Bir kişinin hatası, büyük bir orduyu bile perişan edebilir. Bireysel davranışların her zaman toplumsal sonuçları olmuştur ve olacaktır. Modern zamanın günümüz insanlarına sunduğu "sınırsız özgürlük" kavramından da cesaret alarak her platformda özgür olduğunu ve dolayısıyla her istediğini yapabileceğini söyleyenler bulunmaktadır. Bu bireylerin eylemleri, hata ve günahları kaçınılmaz olarak diğer insanlara da olumsuz etki edecektir. Bu bağlamda, toplumun genel iyiliğini düşünerek, etrafımızda şuursuzca yaşanan ve değerlerimize uymayan çirkin davranışlara müdahale ederek engel olunması gerekmektedir.
Sayfa 60 - Ketebe DergiKitabı okuyor
Reklam
Birçok insan ekonomi ve siyasetin birbirinden bağımsız, farklı alanlar olduğuna ve bireysel özgürlüğün siyasi, maddi zenginliğinse ekonomik bir problem olduğuna inanır.
Devlet hiçbir zaman bireysel eylemin değişiklik ve çeşitliliğini taklit edemez.
Modernite, Avrupa toplumlarının toplumsal ve tarihsel koşullarında varlık nedeni olarak bulduğu dine ve ilahi olana karşıtlığı, varlığının temel unsuru kılmış durumdadır. Dolayısıyla dinler veya ilahi olan şeyler açısından kabul edilmeyen her şeye 'özgürlük, bireysel tercihe saygı, hakşinaslık' söylemleriyle taraftar olup, dinler veya ilahi olan şeyler açısından kabul edilen ve savunulan her şeye itiraz etmekte, dine veya taraftarlarına yönelik haksızlıklara sessiz kalmaktadır. Aslında yaşanmış ve yaşanmakta olan, din ile ve din üzerinden ilahi olanla kavgadır; başka bir şey değil.
Sayfa 105
Yaşasın bireysel özgürlük!
Eleştirmen:"Her yazardan,her düşünürden,her bilim adamından alıntılar yapıyorsun.Böyle roman olmaz.Ağır tenkitler alacaksın.Yazar:"Her eleştiriyi dikkate alacak olursam hiç bir şey yazamam.Romancı kural tanımaz.Kurgu hürriyettir!"
Sayfa 366Kitabı okudu
Reklam
Atatürk, bireysel hak ve özgürlüklerinin doğuşuna zemin oluşturan toplumsal-ekonomik sürece pek değinmez, daha çok düşünce süreçlerine vurgu yapar. Allah'ın, dolayısıyla hükümdar ve efendilerin hâkimiyetinin sınırsız olduğu inancının geçerli olduğu bir toplumda, birey için herhangi bir özgürlük ve hak alanı kalmamaktadır. Atatürk'e göre, “doğanın çocuğu olan insan”, “doğanın her şeyden büyük ve her şeyden olduğunu anlayınca, kendisinin büyüklüğünü ve onurunu da anlamaya başlar.” Böylece Atatürk, bireysel özgürlük düşüncesine ulaşmayı, doğaüstü bir varlığın bulunmadığının anlaşılmasını anlaşılmasına anlaşılmasına bağlar. Burada açıkça “Allah'ın büyüklüğü” ile doğanın ve onun bir parçası olan “insanın büyüklüğü” tartışması yapılmaktadır. İnsan özgürlüğü ve onuru, insanın büyüklüğünün kabulüne bağlanmaktadır. Özgürlük isteyen insan, Allah kavramıyla karşı karşıya gelmektedir.
Sayfa 47 - Kaynak Yayınları, 5. BasımKitabı okuyor
Mazoşizm, insanın bireysel özünden kurtulma, özgürlükten kaçma ve kendisini bir başkasına bağlayarak güvenlik arama girişimidir. Bu tür bir bağımlılığın çok çeşitli biçimleri vardır. O, özellikle kültürel kalıplar bu tür bir ussallaştırmayı meşrulaştırdığı zaman, özveri, ödev ya da sevgi olarak ussallaştırılabilir. Mazoşist uğraşlar bazen cinsel itilimlerle karışık ve haz verici olabilirler (mazoşist sapkınlık). Mazoşist uğraşlar çok kez kişiliğin bağımsızlık ve özgürlük isteyen bölümleriyle öylesine çelişirler ki, acı verici ve işkence yapıcı durumlar olarak duyumsanırlar.
Sayfa 131Kitabı okudu
"Ne hikmetse sana bireysel değil ulusal özgürlük vaat ediyorlar; sana insanın kendisini duyması gereken saygıdan değil, devlete saygıdan, kişinin büyüklüğünden değil,ulusun büyüklüğünden söz ediyorlar."
Alkol bağımlılığının toplumsal bir musibet olduğu konusunda herkes fikir birliği içinde ama İslam alkolü kınadığı anda içki hemen bireysel özgürlük simgesi konumuna yükseltiliyor.
Sayfa 316Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.