x

x
@birxkisisi
“Dans eden bir yıldız doğurabilmek için, insanın içinde uzlaşmayan bir yan olmalıdır.” Friedrich Nietzsche
256 syf.
6/10 puan verdi
Daha akademik bir dil ararken, yazarın mesleki tecrübesinden de faydalanmak ümidiyle okumaya başladığım bir kitap. Ne yazık ki sadece terapi sürecinde kendi hislerini aktarmış. Olgulardan daha çok danışmanın kafasının içinde gibi hissediyorsunuz. Başlarken beklentim bu değildi. Yine de bu konulara ilgili ve akademi dışından biriyseniz, giriş seviyesinde okunabilir. Yazarın dili terminolojiden uzak, gayet anlaşılır olmakla beraber alanda profesyonel olarak bilgi sahibi kişilere hitap etmiyor.
Terapi Odasında İyileşen İlişkiler
Terapi Odasında İyileşen İlişkiler
Terapi Odasında İyileşen İlişkiler
Terapi Odasında İyileşen İlişkilerBahar Tezcan · Küsurat Yayınları · 2021651 okunma
Reklam
185 syf.
6/10 puan verdi
Sakin kafayla, ön yargılardan arınmış bir şekilde okunması gereken, sabit fikirleri zedeleyecek bir roman. Çeşitli başlıklardan ve kısa pasajlardan oluşuyor.
Çürümenin Kitabı
Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110.4k okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
Olaylara realist yaklaşmayı, kişisel almamak gereken durumları analiz ettikten sonra bazen things are just...things diyebilmeyi sağlayan bir kitap. Ali cengiz oyunlarını bırakıp her şeyi olduğu gibi kabul et, amacına göre hareket et ve gerisini umursama. Dürüst olmak gerekirse bana katkısı olmadı ama kendini hayata sıkışmış hissedenler için faydası olacaktır.
Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı
Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama SanatıMark Manson · Butik Yayınları · 201713.2k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
71 syf.
5/10 puan verdi
Üslup klasik, Zweig reyizin aşırı dolu betimlemeleri ve kendimi yakın hissettiğim upuzun cümleleri. Ama bu sefer konu olmamış reyiz. Bu öyküyü boş zamanında mi yazdın, aceleye mi geldi bilmiyorum da yani bilmiyorum bu sefer beni şaşırtmadı. Daha doğrusu şaşırtmayan nokta öykünün sonlanması değil, gidişatı. Başta çok iyi kopya vermiş ama, ecnebilerin foreshadowing olayını iyi kavramış ama konu çoook abartıydı ya. Kendimi aptal bir aşk romanının içinde gibi hissettim, ya da son dönem yaz dizileri, aklımda aşk olmayan saf hanım, aklı hemen yanlış anlamaya meyilli bey. Falan filan. Aslında Zweig da bilemezdi bu öykünün defalarca klonlanacağını. Bu nedenle ona kızmak haksızlık olur. Ama bilmiyorum bence bu kitap olmazsa olmaz bir kitap değil. Hele Olağanüstü Bir Gece'den sonra asla okumayın çünkü hayal kırıklığı yaratıyor. Ah Mrs C ah.
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127.5k okunma
69 syf.
10/10 puan verdi
İlk başlarda kırık cam deneyindeki gibi, kötü addedilen bir davranışın diğer kötü davranışlara kapı açacağı, bir kötülük istenmiyorsa uzak durmak gerektiğini falan düşünmüştüm ama hikaye öyle bir yere döndü ve Zweig reyiz öyle bir evirdi ki hikayeyi, son sayfalarda adeta şapka çıkarırsınız. Evet, bir kez kendini anlamış olan, bütün insanları anlar. Ne hoş bir tat bıraktı bu kitap yahu!
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144.6k okunma
Reklam
62 syf.
10/10 puan verdi
Biraz duygusal bir insansanız ve okurken kitabı yaşıyorsanız okumanızı öneremeyeceğim. Psikolojik tasvirleri ve Zweig'ın kalemini beğeniyorsanız mutlaka okumanız gereken bir kitap. Baştan sonra bir mektup içeriyor kitap. İnsanların vurdumduymazlığı, ilişkilerdeki çıkarlar, masum bir sevginin naifliği, hepsi bir araya toplanmış. Kısaca Zweig reyiz yine bir şekilde damarınıza giriyor ve zehrini zerk ediyor.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225.7k okunma
176 syf.
4/10 puan verdi
Başladığım için okudum, bitsin diye. Kitapta başlangıç derecesinde felsefe var ama geri kalanı çöp. İçtim, içtim, içkiye ihtiyacım vardı, döndüm ve içtim, içtim ve kadınlar. Ne yazık ki başladığım için 2. Kitabını da okuyacağım ama hiç başlamadıysanız kesinlikle vakit kaybı. Popüler kültürün oyuncaklarından biri.
Pis Moruğun Notları
Pis Moruğun NotlarıCharles Bukowski · Parantez Yayınları · 20122,117 okunma
136 syf.
8/10 puan verdi
Keating reyiz aslında fena bir şey söylemiyor sanki ama filmde bu rolü oynayan kişinin Robbin Willliams olduğunu düşününce, bu rolün özellikle çizgiden kaymaya sebebiyet verebileceğini düşünüyorum. Zamanında Rıfat Ilgaz'ın Pijamalılar'ını okumuştum, bu roman da tıpkı onun gibi. Edebi olarak ne kadar değerli bilmiyorum ama akıcı bir roman ve kendini okutuyor. Başarılı bir filmin texti olduğu kesin, fakat edebi bir iddiası olabilir mi, sanmıyorum. Şu da bir gerçek ki filmi izlerken 15 dakika sonra uyuyakalan ben kitabı pek kısa bir sürede bitirdim. Kitabın akıcılığı hakkında fikir vermiştir umarım. Son olarak, beyler bir Todd olamadınız. Gerçi Todd da kendini anne-babasına ancak böyle kanıtlayabileceği için o kararlı duruşu sergiledi, yine de yaptığı takdire şayandı. Eğer diğerleri de Todd gibi davranabilseydi belki de Keating okuldan ve meslekten uzaklaştırılmayacaktı. Keating veda ederken yaptığınız o küçük şımarık seremoni bence hiç kayda geçmedi zira adam gitti artık ölenin arkasından ne yapılsa boş değil mi?
Ölü Ozanlar Derneği
Ölü Ozanlar DerneğiN. H. Kleinbaum · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 201626.3k okunma
220 syf.
10/10 puan verdi
Sabahattin Ali karşısında şapka çıkarttıracak bir roman. Özellikle sonu belki hikaye iyi işlenmemiş olsaydı tahmin edilebilirdi ama kitabı okurken öyle olaylarla karşılaşıyorsunuz ki, sanki Muazzez hep o uzun, örülmüş, kumral saçlarıyla orada olacakmış gibi. Hikayenin esas oğlanı Yusuf ise yüksek seviyede acının vermiş olduğu o beyni patlatacak sakinliği ile yolun sonuna geliyor. Fakat belki kendi elleriyle son verdiği mutluluğunu, yine kendi elleriyle toprağa veriyor... Çok üzücü biten bir roman, ruh haliniz elvermiyorsa okumanızı önermem. Filmi çekilse keşke, inanılmaz bir şey olur...
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021175k okunma
60 syf.
8/10 puan verdi
Zweig'ın betimlemelerine hayran kaldığım 2. Kitabı. 2 sene önce planlamıştım Amok Koşucusu'nu okumayı. Aslına bakarsanız bunun Malezya'da görülen bir tür humma olması, bir hastalık olması ilgimi çekmişti. Fakat kitapta bu hastalıkla alakalı söylenen tek şey hastalığa yakalananın deli gibi koşturduğu. Kitaba gelirsek, her ne kadar hastalıktan bahsetmese de insanın içindeki vicdan, merhamet ya da başka bir erdemle açıklanamayacak, erdemlerüstü bir "insan olma" davranışı göze çarpıyor. Buna benzer bir şey yaşamıştım, birebir aynı olmasa da. İnsan bazen sessiz, sakin bir ortamda, onu etkileyen hiçbir faktörün etkisi altında kalmadan oturup düşününce Kantvari bir ahlakçılığın en doğrusu olduğuna kanaat getiriyor. İnsanlardaki bu duygu birçok kez gördüğüm bir şey ve bana inanılmaz ilginç geliyor. Düşünsenize bütün insanlar aslında iyi ve kuyruklarına basmadığınız noktada, size ellerinden geldiği kadar hatta bazen daha fazla yardımcı olmaya çalışıyorlar. İşte bu ödev ahlakının getirisidir. Hayatta neden herkese karşı iyi olmaya çalışıyorum, tekrar anladım. Kim bilir, belki birilerine yardım etme hummasına tutulmuşumdur ben de zamanında? Allahım, sen en iyisini bilirsin.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112.1k okunma
Reklam
48 syf.
10/10 puan verdi
İlginç bir kitaptı. İtiraf etmem gerekirse uzunca bir süredir elimde uzayan zerdüştten sıkılmıştım ve Zweig'ın bir kitabını okumak istiyordum. İsteksizce en kısa olanını aldım modern klasikler serisinin içinden. İlginç bir kitaptı diyorum çünkü kitapta kadın doğasına ait, hatta belki insan doğasına ait ama daha çok kadınlarda gördüğümüz histrionik davranışı çok başarılı bir şekilde betimlemiş Zweig. Kitabı okurken en iyimser düşüncelerimle insanın toplumsal bir varlık olduğunu, yaşamak ve sağlığımızı her anlamda sürdürebilmek için diğer insanlara ihtiyaç duyduğumuzu düşündüm başta. Fakat ilerledikçe fark ettim ki Madame de Prie aslında pahalı zevklerinin ona getirdiği mutluluğun, dünya hayatının aldatmasının peşinde ve Courbepine'de bunu elde edemiyor. İnsan öyle aşağılık bir varlık ki, kısa sürecek bir tatmin amacıyla, kendini hala değerli hissetmek için insanları satın almaya, hatta aldatmaya kadar gidiyor. Sonuç olarak bence çok başarılı bir gözlem novellası olmuş. Hayatındaki büyük taşları doğru belirlemek ve fani olana kıymet vermemek adına beni derinden sarstı. Son olarak, insan toplumsal bir varlık olsa da, insanlarla münasebetimiz ateşle olan münasebetimiz gibi olmalı, uzaklaştıkça donar, yaklaştıkça yanarız. Altın ortayı bulmak elzem...
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202177.5k okunma
416 syf.
7/10 puan verdi
Okuyalı en az 7-8 sene belki daha fazla olmuş olmasına rağmen, kitapta ana'nın tasvirleri hala aklımda. Bu açıdan yazarı çok başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Öbür yandan yazar, sanki kitapta bahsedilen ideolojik hareketi daha sempatik göstermeye çalışmış gibi geliyor. Yapılanları temellendirme amacıyla yazılmış gibi.
Ana
AnaMaksim Gorki · Evrensel Basım Yayın · 201628.7k okunma
80 syf.
7/10 puan verdi
Sonunu bağlayamamış desek de en son eserlerini bir araya getirme fırsatı bulamadan hakka yürüyen bir yazar için çok başarılı bir toplum ve aile incelemesi. Hangimiz bir sabah uyanıp kendimizi kocaman bir hamamböceğine dönüşmüş olarak bulmuyoruz ki hayatın iğrenç akışında?
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022223.8k okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
Ismi biraz clickbait amacli Freud ile baglantili gibi dursa da sadece Freud degil bircok degerli kisi kitapta kendine yer bulmus. Hayatin icinden ilginc basliklar altinda cesitli psikolog, psikiyatr, norobilimci, noropsikiyatristlerin baslikta yer alan beseri cikmaz ile alakali fikirleri ve ortaya attiklari yeni terimler karsilastirmali olarak ve birbirlerine atif yapilarak aciklanmis, basit bir dille de cesitli illustrasyonlar esliginde okuyucuya sunulmus. Psikolojiye giris niteligindeki bu basarili derleme icin yazari ictenlikle tebrik ederim.
Freud Bu İşe Ne Derdi?
Freud Bu İşe Ne Derdi?Sarah Tomley · İş Bankası Kültür Yayınları · 2017542 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
Farmakoloji bölümünde tanıştığım Nesrin Abla'nın önermesi ile okumaya başladım, sanırım clinical pharmacology for beginners için hangi kitabı önerirsin deselerdi ben de bu kitabı önerirdim. Kitapta Tıbbi Farmakoloji Polikliniği'ne başvuran birçok hasta hakkında yorum yapabileceğiniz kadar bilgi var, okurken bir yandan da notlar almanızı öneririm. Mesela gebeliğin kadın doğumculara göre ilk 2 haftasında herhangi bir radyadyona maruz kalan kadın hamile olduğunun farkına varmadan çocuk doğal yolla düşermiş. Ya da gebelikte çekilen 1 radyografi (xray, film), 52 gün boyunca dışarıda maruz kaldığımız radyasyon kadarcık etkiliyormuş. Buna mı masum demeli yoksa dışarıdaki radyasyondan mı korkmalı bilemedim. Kitabın son sayfalarındaki etkileşim ve gebelik kategorileri ise gayet kullanışlı ve işe yarar bir liste olmuş. Hocamızın eline sağlık.
42 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.