Düşünenleri görmeye tahammülü yok kimsenin.
Sayfa 27 - ŞULEKitabı okuyor
Bir büyüteçle yollara düşmenin vaktidir belki .
Sayfa 26 - ŞULEKitabı okuyor
Hepsi yükleriyle evlerine döndü; ay köy ağaçlarının arasından bakıyor .
Sayfa 20 - ŞULEKitabı okuyor
Büyüdükçe yaralarını gizlemeyi öğrendi çocuklar. Herkese göstermeye çalıştıkları, herkesten gizledikleri oldu. Kendilerinden bile.
Sayfa 11 - ŞULEKitabı okuyor
Bizi ne çok şey yaralıyor…
Sayfa 11 - ŞULEKitabı okuyor
Tentürdiyot basılan yaralara anneleri çağırır üflemeli için. Annelerin nefesi değmeden kabuk bağlamaz çünkü kan.
Sayfa 8 - ŞULEKitabı okuyor
Bisiklet sürmeyi öğretebilirim sana, cesaretin var mı? Yalnız düşmenin, öğrenmenin bir parçası olduğunu kabul etmeden başlayamayız derse. Öğrenmen gereken ilk şeyin, denge olduğu doğru değil. Öğrenmen gereken ilk şey, doğal olduğudur düşmenin. İlk ders bitmiştir düştüğünde. Canın yanacak ki, dengenin kıymetini anlayasın. Dizin kanayacak ki, dengenin şifalı kollarına teslim edesin kendini. Hem düşerek fiyatını öğrendin rüzgârın. Şimdi dengeni nasıl kuracağını öğrenebilirsin.
Sayfa 8 - ŞULEKitabı okuyor
Selanik göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 1905 yılında doğdu. Selanik’ten aklında kalan en büyük olay büyük teyzesi Emine’nin, çok sevdiği bir arkadaşının oğluna süt annelik yapmış olmasıydı. Cavit Cav ‘Ben teyzemin süt verdiği Mustafa Kemal‘i hayatımda hiç görmedim, hep aileden biri olarak hissettim ama hiç karşılaşamadım’ der.
Cavit Cav Aksaray
Boşluğa terk edilen ellerde değil , nereye tutunacağını bilen ellerde özgürlük .
ŞULEKitabı okuyor
Yorulmak bilmeyen bulutlar hayat aşılamaya devam ederken yeryüzüne, saate bakmak zaman kaybı.
Sayfa 38Kitabı okudu
Bir büyüteçle yollara düşmenin vaktidir belki.
Sayfa 26Kitabı okudu
İnsanın, karşısındakinin doğru söylediğine inanmaya ihtiyacı var.
Sayfa 15Kitabı okudu
Yıldırımlardan korunmak için paratoneri icat eden insan, yalandan korunmak için neden kılını kıpırdatmıyordu? Yakıp kül eden yıldırımlardan korkan insan yalandan neden korkmuyordu?
Çünkü yalan o kadar çoğaldı ve normalleşti ki, yalan söyleyenlerin değil söylemeyenlerin nabzı arttı, yüzü kızardı.
Sayfa 14Kitabı okudu