Harika giriş..!
İnsanlık 21. yüzyıla girerken evrende çok şeyler keşfetti, çok şeyler üretti. Ancak kendi duygu dünyasını keşfedemedi; hatta ürettiği eşya uğruna kendisine ve duygularına yabancılaştı. Bu nedenle insanlar, duygularının sağlıklı iletişimi demek olan gerçek mutluluğu bulamadı. Mal, para, çıkar ve maddi zevkler insanlığın, mutluluğun önüne geçti. İnsanlar daha çok para, imkan ve lükse sahip olursak mutlu oluruz zannettiler. Ancak bunların dünya ihtirasını arttırdığını, insanın insanla iletişimini azalttığını; hatta yok ettiğini görmediler. Bu nedenle insanlar maddi ihtiyaçlarına çok zaman ayırdılar, kendilerine ve başkalarına zaman ayırmadılar. Gönüllere bitmeyen mal, zevk ve çıkar hissi girdi. İnsan ve hakikat sevgisi ondan uzaklaştı. İnsan; eşya ve çıkar uğruna kendini tüketti. Ancak bu tükenişin farkında olamadı.
"Çocuklukta dayatılan inançlar, korkular, ayıplar, tabular, yasaklar, cezalar vs. kişiliği derinden etkiler ve kişiyi bitmeyen bir strese sokar. Kronik stresten kurtulmak için kemikleşmiş inançların, kalıpların, koşullanmaların, alışkanlıkların, yargıların vs. yıkılması gerekir. "
Sayfa 20 - Az YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Cennete Uzanan Merdiven - Davidian Tarikatı
Tedavi edici deneyimlerin bazılarının 'terapide' değil, doğal olarak oluşan sağlıklı ilişkilerde gerçekleştiğini öğrenmiştik. *Davidian kıyametinden sonra hayata en iyi uyum sağlayan çocuklar en az stres yaşayanlar veya kulübede bizimle konuşmak için en çok çaba sarf etmiş olanlar değil, sonradan ister hala Davidian tarikatına inanan ailelerinin, ister Koresh'i tamamıyla reddeden sevdikleri olsun, en sağlıklı ve en sevecen dünyalara bırakılmış olanlardı. Bu durumda ilgili araştırmaların sonuçlarını en iyi şöyle özetleyebiliriz: İşe en çok yarayan şey, çocuğun hayatındaki ilişkilerin kalitesini ve sayısını artırmaya yönelik olan yöntemdir. . . . Tarikatla ilgili ek bilgi için: National Geographic - Bitmeyen Kuşatma Inside The Criminal Mind belgeseli (Episode 3 /Netflix)
inançların ise temel bazı ortak noktaları
4. Stresi yönetebilmek (İFA-4): Bu kı­sacık hayatın insan isteklerine asla yanıt veremeyecek kadar yetersiz oluşu, hayatın anlamına dair bitmeyen sorgulamalar, geleceğin belirsizliklerinden gelen o bitmeyen kaygı hissi, insanlar için muhtemelen her devirde en önemli iç sıkıntısı kaynağı olmalı. Bundan dolayı inançlar "bu hayatın boşuna olmadığı" mesajlarıyla birlikte, en büyük kaygı olan ölüm ve sonrasına dair iç ferahlatan açıklamaları ile en büyük stres kaynaklarımıza çare olmaya gayret ediyor gibiler
SON DUYDUĞUMUZ ŞARKININ ZİHNİMİZDE SÜREKLİ DÖNMESİNE SEBEP OLAN NEDİR? Bilişsel kasınma Radyoda duyduğumuz son şarkının zihnimizde dönüp dur￾ması bazen günümüzü şenlendirse bile, eziyete dönüştüğü zamanlar da yok değildir. Özellikle de o son duyduğumuz şarkı müzik zevkimizle çelişiyorsa… Uzmanlar bu duruma “bilişsel kaşınma”
" Stres ; hayata sevgisiz bakmak, olayları olumsuz görmek ve değerlendirmektir. "
Reklam
Uzun süreli,bitmeyen stres insülin direncine,azalmış cinsel isteğe ve infertiliteye yol açar.
Sayfa 127Kitabı okudu
Bütün Alıntılar
Eğitimde asıl olan; Bilgi’nin hesabını soran sınavlar yapmak değil, Bilgi’nin öğrenciler tarafından ne şekilde kullanıldığını ölçebilen sistemler geliştirmek olmalı. 3 Sanırım aslında her şey önce hayal edebilmekle başlıyor. 3
Baskıcı ortamlar, bireylerde kronik ve bitmeyen stres tepkilerini tetikleyerek sürekli bir travma durumu yaratır.
3 kitabın özeti
1. Harekete geçmek (İFA-1): Tüm inançlar, insanları "bir şeyler yapmaya" teşvik eder; bunu emreder. Hemen her di­ nin fiziksel ritüelleri mevcuttur. Bu ritüeller, muhtelifbeden hareketleri üzerinden insanlara "boş boş oturmanın" zarar­ larını hatırlatır gibidirler. 2. Az yemek (İFA-2): Yeryüzünde "oruç" ibadetinin
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.