"Yarının bana ne getireceğini bilmiyorum. Ama güzel kısmı da bu. Hayatımı bu zamana kadar onlarca fedakarlık yaparak sürdürmeyi denedim ama bu, beni mutlu etmedi. Bir şeylerin başındaki kişi olmayı değil, içindeki kişi olmayı sevdim. Belki artık elimden daha azı gelir ama yine de insanlara ve onların hayatlarına dokunabilirim. Kendi hayatıma da öyle. Hayatım bir şirket değil, daha fazla yönetilmek istemediğimi biliyorum ben."
Bu adam çok... kurt gibiydi. Çok muzipti. Ve Mari bunun bir tür eğlence olduğunu fark etti. Biraz da olsa, onun kendisiyle oyun oynamasını ve kulağını hafif hafif ısırmaya başlamasını bekliyordu. Ve Mari, bundan hoşlanacağını sanıyordu. Bekledi ve geride kalması ve Mari'nin aldırış etmediğini sanması için ona yeteri kadar zaman verdi, daha
Sayfa 239
Reklam
Bade'nin şoförlüğünü yapıyorum," dedim. "Ne!" diye kükredi amca. "Şoförlük mü? Oğlan kısmı şoförlük yapar mı hiç, oğlum? Yaşın belli ki gelmiş, sana iyi bir karı bulmak, seni de evinin beyi yapmak lazım! Uğursuz işini de hemen bırak. Bade'ye şoför mü kalmadı!" Köşede sabahtan beri sessizce duran beylerden birisi keyiflenmiş gibi öne eğildi. "Yok, amca, yok. Bak, yeni nesil bayların böylesi makbul! Bade, ben bu çocuğu çok sevdim, sen al bu çocuğu!" Sen al mı bu çocuğu?
Sayfa 137Kitabı okudu
Kastamonu'da Lise: Komünistlerle İlk Mücadele Kastamonu'da lisedeyken pul merakım vardı, İstanbul'dan pul getirtmeye başladım, arkadaşım vasıtasıyla ve iyi paraya Kastamonu'da esnafa satmaya başladım. O paradan annemin "Oğlum babana şuradan acele para ver" deyip de para verdirttiğini hatırlıyorum. "Sonra alırsın
Kastamonu'da Lise: Komünistlerle İlk Mücadele Kastamonu'da lisedeyken pul merakım vardı, İstanbul'dan pul getirtmeye başladım, arkadaşım vasıtasıyla ve iyi paraya Kastamonu'da esnafa satmaya başladım. O paradan annemin "Oğlum babana şuradan acele para ver" deyip de para verdirttiğini hatırlıyorum. "Sonra alırsın
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
54 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.