Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
MERHAMET EDEN, RAHMETE NÂİL OLUR
Ahmed bin İshak (rah.) anlattı: Vefat eden Mahmud isminde bir kardeşim vardı. Fakir olmasına rağmen her sene kurban bayramında bir koyun kurban ederdi. Kardeşimin vefatından sonraki gece kalkıp iki rekât namaz kıldım. Sonra, “Yâ Rabbi! Kardeşimi bana rüyamda göster de hâlini sorayım.” diye dua ettim ve abdestli olarak yattım. Rüyamda, kıyametin kopmuş, insanların diriltilerek kabirlerinden kalkmış olduklarını ve mahşerde toplandıklarını gördüm. Kardeşim Mahmud, çok gösterişli bir at üzerinde geliyordu. Önünde de pek güzel kanatlı binekler vardı. Ona: “Ey kardeşim! Vefat ettikten sonra Hazret-i Allah sana nasıl muamele etti?” diye sordum. “Rabb’im beni bağışladı.” dedi. “Ne sebebiyle?” diye sordum, dedi ki: “Ben bir gün mescitte namaz kılıyordum, yanımda da sadece bir dirhem para vardı. Bu sırada ihtiyaç sahibi bir zâtın, ‘Allâh’ım bana, borcumu ödeyeceğim bir dirhem vererek merhamet gösterene sen de rahmet et.’ diye dua ettiğini işittim. Yanımdaki bir dirhemi çıkarıp ihlasla, içimden gelerek ona verdim. Ölüp kabre konulduğumda bana şöyle nidâ olundu: ‘Sen, bir kulumuza merhamet ettin, biz de sana rahmet eyledik. Cennet’i ve en büyük rızamı sana ihsan eyledim.’ Ben, ‘En büyük rıza nedir?’ diye sordum, ‘Cemâl-i İlâhî’yi müşâhede etmek nimetidir.’ denildi.” Sonra kardeşime: “Ya önündeki şu güzel binekler nedir?” diye sordum, “Onlar, dünyada iken kesmiş olduğum kurbanlardır. Şu bindiğim de ilk olarak kurban ettiğim hayvana mukabil verilen binektir.” cevabını verdi. “Nereye gidiyorsun böyle?” diye sordum, “Cennet-i A’lâ’ya.” cevabını verdi ve gözden kayboldu.
Bir adamın insanlık duygularından bu derece soyutlanmış olabileceğine işaret eden hikayeler işittikçe abartıya yorardı. Bir sene kocası sıfatıyla yaşadığı bir vücudun mahvına sebep olduktan sonra bu kadar kayıtsızlık gösterebilmek için bir kalbin ne büyük kuvveti olmak lazım geleceğine hayret ediyordu.
Sayfa 218 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Çeviri: Ali Faruk Ersöz, 3. BasımKitabı okuyor
Reklam
Bütün gün evdeyim, bütün gün, bütün gece, bütün hafta, bütün sene. Erkenden kalkarım, beyimi işe yollarım, büyük kızımla oğlumu okula. Sonra bulaşık yıkarım, çamaşır yıkarım. Yemek pişiririm akşamlara kadar. Hep güzel sofralar kurarım, kendim seyreder, kendim severim. Geceleri, karanlıkta ellerimi okşarım. Ellerim, benden daha çabuk yaşlanmışlardır, bu yüzden mi sızlar uykumun arasında bilemem. Ellerime çok acırım.
Sayfa 53
İnsanlar, iyi ya da berbat, yaşamlarındaki tüm değişikliklere çabucak alışıyorlar ve doğalarında var olan sabit mutluluk seviyesine bir an önce ulaşmaya çalışıyorlar. Ebeveynlerinden birini kaybeden bir insanın bir süre sonra eski mutluluk ve neşesine kavuşması da bu yüzden, yalı alanın birkaç sene sonra yalıda oturmayı kanıksayıp denize arkasını dönüp eskisi kadar "mutsuz" oturması da! Yani para mutluluk getirmiyor denemez ama parayla satın alınan mallar mutluluk getirmiyor! Şan dersleri, seyehatler, piknikler, tiyatro oyunları filansa başka! Farklı tecrübeler hayatı zenginleştirip memnuniyeti yükseltiyor!
Sayfa 42
O sene (1851) İngiltere'de yapılan nüfus sayımına göre, on yaşını aşmış 8.155.000 kadın, buna karşılık 7.600.000 erkek vardı. Bu da açıkça göstermektedir ki; Viktorya çağında yaşayan bir kızın kaçınılmaz yazgısı bir eş ve anne olmaksa da erkeklerin sayısı buna elvermiyordu. E. ROYSTON PIKE, Viktorya Altın Çağından İnsan Belgeleri
672 syf.
1/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Çöp kutusu nerede? Geçen sene okuduğum en kötü kitap.
Yazılış tarzı vasat…arkadaşıyla diyalogları, karakterin ergen tavırları. Hani cidden konu güzel, akademi! Ejderhalar! Düşmanlar! Sırlar! bayılırım ama anlatımı çok bayattı. Karakter gelişimi yok. Şu modda sözleri de vardı. “ Ah ben alışkınım herkes beni öldürmek istiyor… Ben diğerleri gibi değilim. Ben bir ölümcül silahım. Çelimsizim ama zekiyim. “Hep bu havalarda takılıyor. Bir zaman sonra of hadi bitsin artık moduna geldim. Özet:Bayat ve vasat bir hali var. Wattpad tarzı. Bu alıntılar sadece bazıları. Ne demek istediğimi tam olarak nasıl anlatırım bilmiyorum ama işte karakterlerin diyalogları böyleydi; “Fedaiye ihtiyacım yok," diye çıkıştım Xaden'a. Bir kanat lideriyle bu şekilde konuşarak haddimi aşıyor muydum? Kesinlikle aşıyordum. Peki bu umurumda mıydı? Hiç değildi. Kahretsin. Bu konuda ne hissedeceğimi bilmiyordum. Bu biraz kontrolcü ve haddini aşan bir hareketti ama aynı zamanda... tatlıydı da. Rhiannon'ın gözleri irileşirken Liam başını iki yana salladı. "Ne?” "Onunla konuşma şeklin," diye mırıldandı Rhiannon. "Ne yapacak ki? Beni mi öldürecek?” Not: Şu haldeki okurlardan da bıktım; “…Evet öyleydi ama bir de şu yönden bak… onları gözardı ederek okursak çok iyiydi…” Ne alaka? Neden bütün yorumlamayalım? Garip. (Ekim 2023)
Dördüncü Kanat
Dördüncü KanatRebecca Yarros · Olimpos Yayınları · 20232,341 okunma
Reklam
Dünyada siyasetçilerle röportaj yapmaktan daha sıkıcı bir şey yoktur. Beni bir suç mahalline göndermelerini yeğlerdim. Hiç olmazsa katiller siyasetçilerden daha özgündür. Ayrıca gezegenin başka köşelerindeki halk temsilcileriyle karşılaştırılınca bizimkiler kadar ilginçlikten uzak ve tatsızları bulmak zordur. Özel yaşamlarıyla kimse ilgilenmez. Sadece iki şey skandala yol açabilir: yolsuzluk ve uyuşturucu. Gazeteler konu eksikliği çektiğinden bu unsurlar devreye girerse olay alabildiğine büyür ve beklenenden daha ağır sonuçlar ortaya çıkar. Ama siyasetçilerin metresi olup olmadığını, kerhanelere gidip gitmediklerini ya da eşcinselliklerini açık edip etmediklerini kim merak eder? Hiç kimse. Seçim vaatlerini yerine getirdikçe ve kamu bütçesini aşmadıkça hepimiz huzur içinde yaşayıp gideriz. Ülkemizin başkanı her sene değişir (doğru duydunuz, her sene) ve halk tarafından değil, İsviçre Devleti’nin yönetimini üstlenmiş yedi bakanın oluşturduğu Federal Meclis tarafından seçilir.
fi tarihinden beri tuttuğum günlükler defterler notlarla dolu yığınım var, ne zaman toparlayayım desem hiç birini atmaya kıyamadan kaldırıyorum. şarkılar, şiirler, tarifler, itiraflar, kimin ismi bilmediğim notlarla dolu. betül zehra varmış mesela beş sene önce kız hafızamdan tamamen silinmiş kimdi neyin necisiydi yok bende. rabia kim sare kim allahım benim mi bu çizgili yüz?
184 syf.
5/10 puan verdi
Sınavlardan kitap okumaya vakit ayıramıyordum. Sefillerde kalın bir kitap ve bu sene 50 kitap okuma hedefime ulaşmak istediğimden bu kitabı okudum. İnce bir kitaptı, fena değildi. Söyleyecek fazla bir şey yok benim açımdan. Romantikti ve akıcıydı. Ama daha güzel şiir kitapları da okumuştum.
Hasretinden Prangalar Eskittim
Hasretinden Prangalar EskittimAhmed Arif · Metis Yayınları · 201740bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.