Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Ben bugüne kadar tefsir edilmesi gerekenin kitap olduğunu sanıyordum. Yanılmışım. Tefsir edilmesi gereken insanmış. Apaçık olan kitapmış." Uzun süredir içimde sahipsiz bıraktığım soruların cevabını bu cümlelerde buldum. Neden içimdeki hisler ile kitap uyuşmuyordu? Kitabın tefsirine emek verirken içimdeki boşluk neden tam anlamıyla
…VE YALNIZSIN
Kelimelerin aciz kaldığı, Cümlelerin dağıldığı, Sayfaların tükendiği, İçimi alev alev tutuşturan, Bütün bedenimi saran, İliklerime işleyen duygularımı, sana nasıl ifade edeyim, bilmiyorum …
Reklam
Birbirine Bağlı Sekiz Beden ! Kendini Farket
Hep diyoruz ya insan çok fonksiyonlu bir varlık ve hepimiz yaradanın birtanesiyiz. İnsandaki görünen et bedenden ziyade görünmeyen kısımlar dikkatimi çekmiştir.Farkında, bilinçli, an`da yaşamda bazen kendi tecrübelerim bazense yaşanan hayatlar bazense okuduğum kitaplarda insanın anlamı iki kelamla anlatılabilecek bir mevzu olmadığını
Zaman değil geçen, ömürmüş anlamadık Tükendik biz de yıllar gibi, yaralandık Bana bıraktığın yüzümdeki bu çizgiler Alıp götürdüğün ömrümün baharları Suçumuz neydi bizim Feryadım Tanrı'ya Sana son sözüm gülüm Elveda, elveda
YAHUDİLER ARZ-I MEV'UD PEŞİNDE İNSANLIK KORKUNÇ BİR TEHLİKEYLE KARŞI KARŞIYA Arz-ı Mevüt 2000 yıldır Yahudi camiasına vaad olunan arzdır ki, küçük Asya, Suriye, Mısır, Irak ve Hicazı ihtiva eder. Bu gayeye vusul için Yahudiler işbirliği yaparak ilk İsrail hükümetini kurmuşlardır. Sinsi siyasetleri ile bunların tahakkuku için çalışırlar. 1956
Üsküdar
Ellerin buz, yüzün soğuk Sesin boğuk, rengin kaçmış Kar mı yağdı sokaklara Üşüdün mü ah Üsküdar Sen de mi sahipsiz yorgun Boynu bükük kaldın söyle Hep gözlerin dalgın bakar
Reklam
Jibo Porxeleka min Sevê Dilovan
Bir kadın tanıdım esmer esmer bakan Gözleri bir intikam alevi gibi yanan! Gülüşlerinde saklıydı bütün özlemi Şimdi dağlarda yankılanıyor narin sesi... Birgün demiştin kırılacak bu talihi yazanların kalemi Bitecek yüzyılların hasreti Barışı özgürlüğü getirecek Bir savaşçının yorgun elleri. Hiç unutmam; En güzel baharları biz görücez Ülkemizin dağlarında Özgürce açan çiçekler ekecez Ellerimizle, dediğini Şimdi sen yoksun Sevê Kime müjdelicem Baharın gelişini Kim getirecek o çiçek gibi gülüşlerin tohumunu Porxelekê...
Her güzel şeyin sonu... Varmış Evet doğru her güzel şeyin gerçekten de bi sonu varmış yanılmadık. Peki anıların,duyguların,iki insanın birbirine hissettirdiği güzel şeylerin de sonu var mıdır ? İşte onun cevabını henüz bilmiyoruz.Hayat her an bir şeyler öğrendiğimiz sonsuz bir oyun kahramanlar başka,olaylar başka,hissedilenler başka,verdiği dersler hep farklı ama bu oyunun sonu hep aynı yola çıkıyor. Kimi için yol daha baharını yaşayamadan bitiyor kimi için ise bu ufacık ömre  3'üncü 5'inci baharlarını sığdırabilecek kadar uzun sürüyor ama öyle böyle bitiyor. Bitmeyeni görmedik henüz. Ee diyorum o zaman: 1 mi 3 mü 5 mi biz kaç bahar yaşayacağız biliyor muyuz?.. Niye  yoruyoruz kendimizi bu kadar?Neden bu kadar hep bi kara bulutlar ülkesi içimiz?Neden her günümüzü baharlı geçirmek,zevk almaya çalışmak varken şu bilmem kaç günlük dünyayı niye zehir ediyoruz kendimize? Bilmiyorum ki gerçekten de bunu kendi elimizle mi  yapıyoruz? Yoksaa şöyle bir el bizi tutup karanlıklar ülkesinin en ucra köşesine mi fırlatıyor... Biz yine de zevk almaya,her günü sonmuş gibi görmeye,baharları getirmeye,çiçekleri açtırmaya çalışmaya devam edelim. Belki bu el de bir gün usanır ve çeker elini eteğini bizden,rahat bırakır bizi belli mi olur. Biz yine de inanmaktan vazgeçmeyelim inanç her şeyden önemlidir. -reyyan
√ DÜN √ Seksenlerde çocuktum, doksanlarda ergen.. Çok güzel kareler geliyor şimdi bile gözlerimin önüne dünlerden.. Meselâ minik bir çivi, erkek çocuklarına oyun aracı olurdu yağmurlu havalarda. Saplardık bir yere, çeker çizerdik hayallerimizi topraklara. Arkadaşlarımızın çizgilerine karışmazdı çizgilerimiz. Sabırla rekabet eder ve gülüşerek
Bir Kahraman Bekliyoruz ! ( Osman Yüksel Serdengeçti )
Kal`a gibi dik başın bulutlarla yarışsın, Dalga dalga saçların rüzgârlarla karışsın! Adını nakşedelim, eski-kadim surlara Sesini haykıralım asırdan asırlara... Savletinle titresin yeniden doğu-batı Ve kurulsun Allah`ın edebi saltanatı...
Reklam
Kanunî'nin Şehzade Bayezid'e Cevabı Ey demeden mazhar-ı tuğyan ü isyanım oğul, Takmayan boynuna hergiz tavk-ı ferman'ım oğul, Ben kıyar mıydım sana ey Bayezit Han'im oğul, Bigünahım dime bari, tevbe kıl canım oğul. Enbiya vü evliya, ervah-i âzam hakkıçün, Nûh u İbrahim ü Musî İbn-i Meryem hakkıçün, Hatm-i âsâr-ı nübüvvet
179 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.