Bu hücum anlarını tepeciğin üzerinden dürbünüyle seyrederken kendisini Celâleddin Harzemşah’a benzetir, yüzünü mağrur bir gurur aydınlatırdı. Ordusu dağılmış, ama o ayakta kalmış, insanlığa tam bir cengâverlik örneği göstermişti. Cengiz Han bile, “Ah böyle bir oğlum olsaydı” dememiş miydi?