"Allah, dualarını zaten kabul etmiştir. Ancak yaşamaya cesaretin olmadığı için halen dua edersin. Kilit açılmıştır, ancak kapıyı itmeye cesaretin yoktur, çünkü ne ile karşılaşacağını bilmiyorsun. Onun için yeniden kilidin açılması için dua edersin. Kilit hiç bir zaman kapalı değildi ki.. Onun için İsa (as) 'Putperestler gibi aynı şeyleri tekrar etmeyin, O, ne demek istediğinizi anlar ve onu verir. siz yeter ki görmek isteyin' der. Bu yol istemeye devam edenlerin değil, yaptıkları duaların kabul olduğunu bilecek feraset sahiplerinin, dualarını yaşayanların yolu. Bu ince noktada ayrıca şunu da ifade edelim: Dua sadece istemek değildir. Dua en başta ubudiyettir, Allah ile sohbettir. Dolayısı ile nefsani isteklerden çık da, duanın hakikati olan ubudiyetteki kulluktaki güzelliği hisset. Halen ne istiyorsun? Sana Zat'ını vermiş. Bunun farkında ol ve bunu yaşa."
Sayfa 310
"...Erkek enerjisinin morfogenetik alanı 7 yıl rahmin hafızasında kalıyor. Bir erkek, kadın rahmiyle buluştuğunda, kadının rahmi o erkeğin morfogenetik alanına göre kodlanıyor. Yani o erkeğin tarlası orası olduğu için tarla o bilincin enerjisine göre tohumu yeşertiyor. Onun için zinanın nasıl bir şey olduğunu sen düşün. Mesela siz bir kadınsınız. Yanlış bir ilişki yaşadınız. Rahminizin kodları ile oynattınız ve iki, üç yıl içinde de başka bir erkekle evlendiniz. Zannediyor musunuz ki, o çocuk şimdiki babanın özelliklerini taşıyacak? Kısmen evet, ancak kısmen de hayır. O rahim, ilk kimin enerjisi ile kodlandı ise rahim kimi tanımladıysa, onun özellikleri o çocukta görülebilir. Onun için birlikte olduğunuz veya olacağınız insanlara dikkat edin. Zinaya bulaşmayın. Körle yatan şaşı kalkar. Yedi yıl sonra başka bir döngüye gireceğiniz için, kısmen o bilgiler siliniyor..."
Sayfa 183
Reklam
"Ashab-ı Suffa okulunun bir köyleri vardı. Al-kulfa köyü. Dışarıdan hiç kimsenin girememiş olduğu Al-kulfa köyü. Buranın varlığı hakkında zerrece şüphe yoktur. Çünkü tarihte adı geçer. Ancak yeri bazı özel nedenlerden dolayı gizlidir. Buraya ancak hiçlik ile girilir. El-Suffa talebeleri, yolun anahtarını ancak derin bilinç konumuna geldiklerinde bulabilirler ve bu köy tek mekanla bağlı değil, mekansal olarak da değişmektedir. Ancak derin meditasyona giren Sufi şimdi Al Kulfa'nın nerede olduğunu bilir ve oraya gidebilir. Bu kaynaklarda bulamazsın. Al Kulfa köyü ile mekan-ı Ashab-ı Suffa ve dahi daha derinlerde başka bir menzil (Siriüs-Mısır) ile bağlantılı bir geçiş kapısıdır. Şimdi bu köyün yerini bulmak kimseye nasip olmamıştır ve ulaşmaya çalışanlarına başına olmadık işler gelir ve bir şekilde ölürler. Tıpkı Mısır'daki bazı sırları bulmak isteyen arkeologların başına gelenler gibi. Hatta bu kapılara girmene izin verilirse, aklını yitireceğin söylenir. Oraya yanlışlıkla gitmiş olanların delirmiş olarak çıkacağı anlatılır. Sıradan zihinlerin kaldıramayacağı titreşimler yayıyor bu köy-mekan. Sırrın ne olduğunu anlamamıza yardımcı olması için bunu anlattım."
Sayfa 294
Celcelutiye, Hz. Muhammed'in (asm) amcaoğlu Hz. Ali'nin kapısı, ehli beytin sancağı, Hz Fatıma'nın elidir. Hz. İsa'nın ruhu, Hz Meryem'in bedenidir.
Geri15
54 öğeden 51 ile 54 arasındakiler gösteriliyor.