Etrafına, içine, dışına, alt yapısına, kültürüne ve daha birçok şeyine bakmıyoruz hiç bir şeyin. Bu haliyle yaptığımız her şey gecekondu semtine gökdelen dikmek haline geliyor.
Bazen kendimizden kaçmak için gideriz. Yüzleşmemiz gereken, bizi tekamül getirecek bir mesele vardır ve bu mesele aynı zamanda komforumuzu da bozan bir şeydir. Biz ondan kaçmayı seçeriz
Biz sıkıntılı, olumsuz gibi görülen duygularımızı hemen bertaraf etmeye çabaladığımız için gidiyoruz. Oysa kendimize giden yol bazen kalmaktan, bazen de gitmekten geçer.
Terapi bazen bir kitaptır, bazen bir filmdir, dizidir; bazen doğadır, bazen bir arkadaştır, dosttur. Bazen yolda gördüğün bir köpektir, bazen bir satıcıdır, simitçidir. Her şey olabilir; yeter ki gözünü aç, bunlarla karşılaştıracak meselelere bak.
Sen kitaplarla, müzikle, denizle, böceklerle, maydanozla gerçek bir bağ kuramadığın zaman bağı yalnız ve yalnız bir partnerde armaya başlıyorsun. Bu, bir kişi için çok ağır bir yük....
Hayatın bizzat içine karışan, tüyleri diken diken olan insanın işidir görkem. Hayal de aşk da oradadır. Oradan doğar. Bir konut kredisine aşk duyamazsınız.