“İşte orada, tam o noktada her şey hüzün dolu bir sızıyla ona doğru iterdi beni. Öncesiz sonrasız o olurdum. Ben onu asıl bunun için severdim en çok. Bu yüzden seviyordum. O benim gereksindiğim acı, özlediğim mutsuzluk, uzlaşmazlık, onulmaz can sıkıntımdı. Kırılganlığım, öfkem, hoyratlığımdı.”