çok manidar
Etrafının yalanlarla çevrili olduğunu bildiği halde bir gerçeği görebilmesi, ona ihtiyaç duyduğu yakıtı vererek ilerlemesini sağlamıştı.
Sayfa 411Kitabı okudu
KUR'AN AYETLERİNİN SAYISI
Said Nursi: "Kur'an... ondört asır müddetinde her dakikada altıbin altıyüz altmışaltı ayetleri, kemâl-i ihtiramla (kusursuz saygı ile) hiç olmazsa yüz milyondan ziyade insanların dilleriyle okunuyor."(1) Keskinoğlu da şöyle demektedir: Ayetleri yuvarlak rakam olarak 6666 sayarlar. Bazılarınca daha azdır. Çünkü mukattaatı bir ayet
Sayfa 85 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Reklam
Okulda aldığı sınav notundan, hasbelkader çalıştığı ama hiç de memnun olmadığı işine kadar farklı cephelerde "buna da şükür " diyerek insanların öylece yetinmesi, ataleti ve harekete geçmemeyi destekleyen etkin bir bahane olarak iş görüyor. Bunlar da değiştirebileceğimiz birçok şeyi değiştirememizin nedeni olabiliyor. Unutmayalım ki şükür, gayretin sonucunda elde edilenlere karşı hissedilince çok daha manidar, çok daha tatmin edicidir. Kelime kalıplarımıza özellikle dikkat etmek gerek.
Sayfa sayısı da manidar
İhtiyarlar çok talihsiz, ilk tutuldukları hastalıktan bile ölemiyorlar.
Sayfa 112 - İletişim 29. BasımKitabı okudu
Tezimi çok büyük zorluklarla bitirdim. Ömrümün bilmem kaçta kaçı gitti. Öyle bir sinir savaşı vardı ki ortalıkta, anlatılır gibi değil. O zaman kalp sektesinden gitmediğime, kanser olmadığıma çok şaşırıyor, nice sağlam bünyem varmış diyorum. Neler yaşadınız? Neler, neler! Bir mühlet verilmişti, o sürede tezini teslim edeceksin dediler. Ettin
"Ama biz öleceğiz, değil mi? O şeyin içine girersek biz kurban edileceğiz." Siyahlarında manidar bir ifade oluştu. "Annen senin için aynı şeyi yaptı, kendi hayatından vazgeçti." Ben aslında annemi hiç tanımamıştım ki. Yıllarca sevgi dilendiğim kadının sadece kabuğunun anneme ait olduğunu öğreneli çok olmamıştı. Kokusunu bile bilmediğim bir kadın için kendi hayatımdan vazgeçebilir miydim? Evet, yapardım çünkü o da aynısını yapmıştı. Çantamdaki Büyü ve Kalkan kitabını çıkarıp Mara'ya uzattıktan sonra boynumdaki pusulayı çıkardım. Avuçlarından sıkıca tuttuğum pusulayla çemberin içine girdim. Kanla çizilmiş dört parçadan boş olanının içinde durdum. "Elzem?" İtır'ın tereddütlü sesiyle gözlerim doldu. "Annemiz için," diye fısıldadım. "O senin de annen, Itır." Gözleri titrerken yutkundu. "Annemiz için benim ölmemi mi istiyorsun?" Cevap vermediğimde siyah gözlerinde oluşan yıkım içimi parçalamıştı Suskunluğum ona gereken cevabı vermişti. Evet, halkanın içine girmesini istiyordum. Gözleri dolarak çemberin içine giyip hançerin yanında durdu. "Bir gün senden vazgeçeceğim, Elzem," dedi kırgın bir sesle. "Benim için hep ilk tercih sen olurken senin için hep ilk gözden çıkarılan olduğum için bir gün senden vazgeçeceğim." Gözlerimin ardı sızladı. Bunları inanarak söylediğini görebiliyordum. Bilmiyordu, vazgeçmeyeceğim tek kişi olduğunu bilmiyordu. Ancak bunu annem için yapmalıydım.
Reklam
Kitapta geçen ve İslam coğrafyalarının Avrupa ülkeleri karşısındaki maddi zayıflığını anlatan şu cümle çok manidar. "Siz zengin olduğunuz için biz fakiriz" Bu cümle içinde Kapitalizm var, sömürgecilik var, emperyalizm var bir cümle ne kadar çok şey barındırabilirse işte hepsi bu cümleye sığabilir.
Sizi temin ederim İstiklal Harbi hayatımın en manidar vakasıydı şu anda dilimin altında duran Vivident’le dahi irtibatını kurabiliyorum. 1919’daki salgında tüm askerler grip olmuştu. Ordu, askerî bir düzen içinde hapşırıyordu. Geceleyin nöbetçilerden biri aksırdığında, diğerinin ‘Çok yaşa’ demesine kalmadan vuruluyordu. Şöyle: ‘Haaapşuu!’ Duf! ‘Çok yaşa!’ Ecel beni de ofsayda düşürdü. Kaç ölüye ‘Çok yaşa’ demişliğim var. Uyumazdık. Sizi mıhlamaya ant içmiş bir ordu civarda fink atarken uyumak riskli bir lüks. Ölüme en çok benzeyen uyku, savaşta uyunandır. Biliyor musunuz sizler gibi ben de Swatch takmak arzusundayım. Dolayısıyla mahkemeye müracaat edip yaşımı küçülteceğim. İçimden bir ses, milis komutanımız olan rahmetli Ethem Yahya Bey’in sesi, 97 yaşından gün almışların Swatch takmaması gerektiğini söyleyip duruyor.
Dinler Tarihi Meğer Çok Oynakmış Satır aralarına en değerli ilmi sır bilgileri yazmak bu yazın ustasının en değerli hüneridir. Tarihi olan kültürü olan ve sır taşıyıcıları tarafından değiştirilmesine asla izin verilmeyen bir tek Türkler var. Zaman zaman devleti yöneten gafletler yüzünden yaşanır gerilemeler. Dijital peygamberler dinler
Freud'un sözü çok manidar:
"Önce yaşadığın çevre değişir, sonra insan değişir."
753 öğeden 741 ile 750 arasındakiler gösteriliyor.