EFELYA'dan... ........ Elif, Ferhat'ı daha yakından tanımak için, çocukluğuna dair hatıralarını anlatmasını istedi ondan; sonra sesine bir avuç fesleğen katıp: “Dur, önce anneni anlat, çok merak ediyorum, yaşıyor değil mi?” “Yaşıyor değil mi?” cümlesiyle Ferhat birdenbire dağılmıştı. “Hayır, yaşamıyor; çocukken kaybettim
Sanki bu sözleri bekliyormuş gibi birdenbire, kendine hakim olamayarak öfkeli bir eda ile bağırdı; – Seninle alay edip, yüzüne karşı kahkahalarla gülerek söylerdi! Kibar bir insan, daha çok kibar bir kadın senin kirli ruhunu görerek tiksinti duyar. Saçlarını yaptırmışsın, en iyisinden çamaşır giyiyorsun, elbiselerini terzide diktirmişsin ama
Sayfa 688Kitabı okudu
Reklam
Yanımda ne annem ne de babam vardı. Ölmüş olsalardı keşke... Hiç olmazsa mezarlarına gider, çiçek koyar, senin yaptığın gibi içimden konuşurdum onlarla... Sen sağlıklısın Cem. En azından annenle babanla ilişkin... Onları eski şarkılar gibi hüzünle hatırlıyorsun. Sahaflarda bolca bulunan sepya fotoğraflara bakar gibi belli bir mesafeyle... Benim için öyle olmadı. Önce birbirlerini terk ettiler, sonra beni. Babamdan nefret etmiştim evet ama bunu sadece kendi adıma yapmamıştım. Annemin adına da nefret etmiştim. Silik ve sessiz, korkak ve güçsüz bir kadın olan anneme o kadar çok acımıştım ki... Yatakhanede gözümü ranzanın demirine dikip saatlerce nefret ederdim babamdan. Annem için ağlardım. Ama ne oldu? Ben yatılı okulun karavana kuyruklarında beklerken, sevgili annem beni bir an bile düşünmedi. Nasıl olsa ben güçlü bir kızdım. Akıllıydım, çalışkandım, gözü pektim, cesurdum. Bu yüzden kolayca hayatımdan çıkıp gittiler. Başka gezegenlere yerleşip başka hayatlar kurdular. Kendilerine başka çocuklar yaptılar. Hızla... Arkalarından kovalayan varmış gibi...
Sayfa 96 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir adamın Kafkasya'da gaddar biri olarak nam salması için Ba­tıda hayal edilemeyecek derecede vahşi olması gerekir. İşte Rus General Pullo bunu başardı. Şamil'in ortadan kaybolmasının ardından Avaristan ve Çeçenistan halkını cezalandırmak için düzenlenen bir dizi baskının başındaydı. Çeçenler, bu ahlaksız ve acımasız adamdan nefret
“Sevgili, değerli dostlarım, niçin hizmet ediyorsunuz bana, hizmet etmenize değer miyim ki? Tanrı hayatımı bağışlarsa ben hizmet edeceğim sizlere, çünkü insanların birbirine yardım etmeleri gerekir.” Annem bunları duyunca başını sallıyordu: “Hastalığın böyle söyletiyor seni yavrum.” “Anneciğim, gözümün nuru anneciğim, beyler hizmetçi olmazsa
_Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin
Reklam
Dirmit'in kara nokta oynaması kısmı...
Bir zaman aklını ayla, yıldızla bozdu. Ayı yıldızı bırakıp geçmişe daldı. Kulağına tulumba gıcırtıları, gül yapraklarının hışırtıları çalındı. Gözüne cinler, peri kızları göründü. Bir an, "Köyde kalsaydım," diye düşündü. Aklına Bayraktar'ı, öğretmenlerini, Ömer'i, cam pencere takıp ambar yapan mimar Memet'i, Elmas
Sayfa 221 - Can YayınlarıKitabı okudu
Öncelikle, benim için herkesten çok fazla şey yapan babama teşekkür etmek istiyorum. Bana fedakarlık yapmanın ne demek olduğunu öğretti. Beni ben yapan odur. Beni azmetmem için yetiştiren anneme ve ilk öğretmenim Muhammed öğretmene bana inandığı için teşekkür etmek istiyorum. Profesör Şaron'a, sevgili dostuma ve meslektaşıma beni ırkıma ya da dinime göre değil, yeteneğime göre değerlendirdiği, başkalarının göremediğini görmesini sağlayan dehası ve beni profesör Smart'la tanıştırdığı için teşekkür etmek istiyorum. Aileme, eğitimimi devam ettirdiğim sürece bana katlandıkları için ve karımla oğullarıma, bana sevginin ne olduğunu gösterdikleri için teşekkür ediyorum. Çocuklarıma tutkularının peşinden gitmelerini söylüyorum. Çocukluğum bana düzenli damlaların kayaları deldiğini öğretti. Bu hayatın başına gelenler değil, senin bunlara verdiğin tepkiler olduğunu öğrendim. Eğitim benim çıkış yolumdu ve onun sayesinde koşullarımı iyileştirebildim. Ama şimdi fark ediyorum ki bunu yaparken pek çok insanı geride bıraktım. Bir insan acı çekerken hepimizin acı çektiğini anlamaya başladım.
Sayfa 381 - Pegasus Yayınevi, çev. İrem SağlamerKitabı okudu
Biricik Sevgilinin (sav) hırkalarını düşündün mü hiç?
Biricik Sevgilinin (sav) hırkalarını düşündün mü hiç?" Kuşçu "Hırka" der demez, Regaib Kandili arifesinde gördüğüm rüyaya kaymıştı aklım. Minberde ve mihrabda vaizi ve imamı açık şekilde görememiştim. Her ikisinde de gördüğüm abaydı aslında. Keza gördüğüm o abayı Efendimizin (sav) meşhur abasına benzetmiştim. "Ey Ehl-i Beyt!
Anneme büyük bir gönül borcu duydum her zaman. Çünkü onun sayesinde meslek sahibi bağımsız bir kadın olabildim. Ben daha on yaşındayken, beni karşısına alır, şöyle derdi: “Sen, kendi ekmek parasını kazanan özgür bir kadın olacaksın. İyi bir evlilik yapmanı çok isterim. Ama canın isterse evlenirsin, canın istemezse evlenmezsin. Eğer evliliğin yürümez de boşanırsan, kendine de çocuklarına da bakacak durumda olmalısın” On yedi yaşına bastığımda, beni gene karşısına alıp, şöyle dedi: “Bir genç kızsın artık. Bir erkek arkadaşın olabilir. rica ediyorum, dağlarda bayırlarda, ıssız yerlerde gizlice buluşma onunla. Burada evin var, odan var. Arkadaşını buraya getir. ‘Ben de tanışayım onunla” Ben gene aynı yaşlardayken, hiç unutamadığım bir şey söyledi bana: Kendi kafasını göstererek, “kızım” dedi, “bir kadının namusu belinden aşağısında değil, burada, kafasındadır. Farz edelim ki, parası olduğu için, bir adamla evlendin. Sen namussuz bir kadınsın bunu yaptığın için. O adama bağlı kalsan da, onu hiç aldatmasan da, gene namussuzsun. Çünkü parası yüzünden oturuyorsun o adamla. Asıl orospuluk budur. Para uğruna cinsel ilişki kurmaktır asıl orospuluk. Hiç menfaat gütmeden ve başkalarına kötülük etmeden sevgili değiştiren bir kadına, ben orospu demem, çapkın kadın derim ancak. Senin çapkın bir kadın olmanı istemem. Ama çıkarını kollayan nikahlı bir kadın olacağına, çapkın bir kadın ol daha iyi.”
Reklam
Nasırlı ellerinden öperim, anacım.
Annelerde kırık parçaları yapıştıran sihirli bir tutkal vardır.
ABC Yayın GrubuKitabı okudu
O günler ve geceler boyunca hayatla ölüm arasında, hiçbirimizin bilemeyeceği kısacık bir an olduğunu anladım. Ne zaman geleceğini bilemediğimiz o an bir gün gelecek ve bu renkli resimler geçidi son bulacaktı. Hepsi buydu. Bir an için uyanmasını, filmlerdeki gibi son sözlerini söylemesini, bunca zaman konuşamadığımız şeyleri konuşabilmeyi öyle çok isterdim ki... Benim gelmemden yalnızca birkaç saat öncesine kadar birkaç kelime konuşabiliyormuş. Beni sormuş, "Ben sana, onu o kadar uzağa yollamayalım demedim mi," diye anneme kızmış. Ondan sonra da bir daha hiç konuşmamış. Annem her gelene durup durup bunu anlatıyordu. "Allahım," diyorum, "neden ondan da, benden de bu kadarcık birşeyi esirgedin, neden birkaç saat daha uyanık kalmasını istemedin? En azından burada olduğumu, her zaman onun en sevgili kızı olduğumu bilmesine izin vermedin?"
Çok Sevgili Anneme...
...Hayır, ben kederden değil, kapılarını bayalığa asla açmayan, sadece başkaları için çarpan, dindarlık yüzünden değil ama doğal bir eğilimle sürekli kendini göreve adayan bu kalbe duyduğum hayranlık yüzünden ağlıyordum; annem bütün bunları o kadar büyük bir alçakgönüllülükle yapardı ki,...
Sayfa 345 - Can Sanat Yayınları, 2. Basım: Ağustos 2010Kitabı okudu
Sevgili Dante, Neden bunu seninle konuşmak istemediğimi bilmiyorum,oysa ikimiz de Emma'nın oğlunun AIDS'ten öldüğünü anladık. Bu hastalık hakkında fazla bilgim yok ama gaylerin bu yüzden öldüğünü biliyorum ve annem ve babamla birlikte akşam haberlerini izliyorum ama hiç konuşmuyoruz. Annen muhtemelen bu konuda çok şey biliyordur.
"Ağabeyim, çok sıhhatliydi. Yakışıklı.. ince.. kuvvetliydi. Sıhhi durumu hakkında aklımda kalan şeyler, O'nun son hastalığı müstesna hemen hemen pek azdır. İlk defa sıtmaya yakalanmıştı... Askerî mektebe devam ederken Manastır'a gitmişti bir aralık... Henüz bir çocuktu ozananlar... Altın sarısı saçları pınl pırıl, gök mavisi gözleri
Selis Kitaplar - Sıhhati
65 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.